Aslolan kısa kararda, hüküm fıkrası oluşturulmamış; yalnızca "önceki kararda direnilmesine" denilmekle yetinildiği, o itibarla mahkemece, hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait her hangi bir söz tekrar edilmeksizin isteklerin her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer açık şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiğini belirten HUMK.nun 388.maddesinin açık hükmü gözetilmeksizin yazılı biçimde karar verilmesinin doğru olmayacağı, direnme kararının bu nedenle bozulması gerekeceği-
Taraflar arasındaki "uygulamanın iptali" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 2.Tüketici Mahkemesince davanın reddine dair verilen 13.4.2004 gün ve 153-397 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerin ...
Aynı doğrultuda
- HGK 14.06.2006 T. 11-478/369
- HGK 25.01.2006 T. 9-26/6
- HGK 10.05.2006 T. 5-345/280
- HGK 19.04.2006 T. 12-249/209
- HGK 19.04.2006 T. 13-289/210
- HGK 25.01.2006 T. 9-23/3
- HGK 25.01.2006 T. 9-28/8
- HGK 10.05.2006 T. 4-344/279
- HGK 25.01.2006 T. 9-29/9
- HGK 22.03.2006 T. 4-87/84
- HGK 5.04.2006 T. 10-256/127
- HGK 25.01.2006 T. 9-27/7
- HGK 10.05.2006 T. 4-317/275
- HGK 25.01.2006 T. 9-25/5
- HGK 3.05.2006 T. 4-333/255
- HGK 10.05.2006 T. 20-339/278
- HGK 26.04.2006 T. 11-321/233
- HGK 8.03.2006 T. 4-133/39
- HGK 25.01.2006 T. 9-24/4
İlgili bağlantılar