Fesih sırasında ihbar ve kıdem tazminatına denk gelen bir ek ödeme yapıldığından davacının istifasından söz edilemeyeceği, davacının dilekçesinin, ikale (bozma sözleşmesi) yapma yönünde bir icap olarak değerlendirilmesi gerektiği, davacı işçinin bu talebine karşılık davalı işverenin de ek ödeme aldı altında davacının yasal tazminatları olan kıdem ve ihbar tazminatına denk gelen bir ödeme ile diğer alacaklarını ödeyerek iş sözleşmesini sonlandırdığı anlaşıldığı, o halde, davacı işçinin icabını kabul etmek suretiyle feshin gerçekleştiği somut olayda, davacının ve davalı işverenin iş sözleşmesinin sonlandırılması noktasında iradelerinin birleştiği ve bunun sonucu olarak da iş sözleşmesinin sona erdiği anlaşıldığından, taraflar arasındaki iş ilişkisinin, ikale (bozma sözleşmesi) ile sonlandığı sonucuna varılmakla işe iade davasının reddinin gerektiği-

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Davacı, 2014 yılında bel fıtığı nedeniyle toplam ...