Mahkemece bozma sonrası tesis edilen hükümde, çalışma süresi bakımından üsse giriş çıkış kayıtlarına itibar edildiği açıklanmış olmasına karşın, davacının hangi açık tarih aralığında çalıştığının esas alındığı kararda yazılmadığı; aylık ücretin ne miktarda kabul edildiğinin de belirtilmediği; toplam alacak miktarı bakımından da bir hesaplama yapılmaksızın dava dilekçesindeki talep miktarıyla bağlı kalınarak karar verildiğinin ifade edildiği, bu şekilde tesis edilen gerekçenin, Anayasa’nın 141. maddesine ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297. maddesine uygun olmadığı-
Davacı vekili, müvekkili işçinin kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan delillere dayanılarak davanın reddine dair verilen karar, ...