Borçlunun, «senetteki imzanın kendisine (ya da murisine) ait olmadığı» ve «davalıya karşı borçlu bulunmadığı» şeklinde (yani «sahtelik» ve «bedelsizlik» iddialarına dayalı olarak) kademeli (terditli) olumsuz tesbit davası açabileceği–

Davacılar vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 21.4.1987 gün ve 1987/1463-2322 sayılı ilâmı ile hüküm bozulmuş, «dava, imza inkârı ile birlikte borçlu da olunmadığı vakıasına dayandırıldığına, çelişkili değil, kademeli istekte bulunulduğuna göre, kar ...
Aynı doğrultuda