Kavramlar
menfi tespit
müşterek ve müteselsil kefil
Adli Tıp Kurumu
alacak davası
imza inkarı
genel kredi sözleşmesi
kefil
kefalet
“... Mahkemece sözleşme tarihinden önceki döneme ait davacının resmi kurumlar önünde atılmış imza asılları getirtilip sözleşmede kabulünde olan imza aslı da incelemede değerlendirilmek suretiyle yeniden imzanın aidiyeti yönünden rapor alınıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı...” şeklinde bozma yapıldığı, mahkemece bozmaya uyulduktan sonra davacının başkaca medarı tatbik imza örnekleri getirtilmişse de imza incelemesi için ATK’ya yazılırken davacının kabulünde olan imzanın da medarı tatbik imzalardan sayılması hususunun belirtilmediği, bilirkişi raporunda da davacının sözleşmede kabulünde olan imza ile kabul etmediği imza aynı kategoride değerlendirilerek her ikisinin de davacıya ait olmadığının belirtildiği, halbuki davacı, temsilcisi olduğu şirkete atfen attığı imzanın kendine ait olduğunu ancak şahsen kefalet imzasının kendisine ait olmadığını belirtmiş olup; davacının şirketi temsilen attığı imzanın kendine ait olduğu kabul edilerek kefalet imzasının kabul ettiği bu imzaya göre de davacıya ait olup olmadığının değerlendirilmesinin gerektiği, diğer bir deyişle kefalet imzasının şirket temsilcisi olarak atılan imzayla da karşılaştırılarak bir sonuca gidilmesinin gerektiği-
Menfi tespit davasının bozmaya uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
...