Arsa sahiplerinin yükleniciyi vekâletten azlederek aynı tarihli ihtarnameyle de, "...arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine istinaden ihtarnamenin tebliğinden itibaren hiçbir işlem yapılmamasını, ihtarnamenin tebliğinden sonra yapılacak harcamalardan sorumlu olmadıklarını ve sözleşmeyi feshedeceklerini" ihtar ettikleri, davacı-karşı davalı yüklenicinin asıl davada, "sözleşmenin arsa sahiplerince haksız olarak feshedildiğinin tespitini ayrıca menfi zarar ile birlikte müspet zarar kapsamında kâr kaybının arsa sahiplerinden tahsilini", arsa sahiplerinin de karşı davada, "taraflar arasından imzalanan sözleşmenin feshine karar verilmesini" istedikleri uyuşmazlıkta, yerel mahkemenin "sözleşmenin haksız feshedildiğinin tespitine, davacının menfi zarar talebinin kabulüne, müspet zarar kapsamında kâr kaybı talebinin ise reddine" karar vermesi ve davalı karşı davacılar tarafından asıl davaya ilişkin istinaf harçlarının yatırılmaması nedeniyle, asıl davada sözleşmenin arsa sahiplerince haksız olarak feshedildiğinin tespitine ilişkin hükmün davalı karşı davacılar aleyhine kesinleşmiş olduğu- Asıl davada, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin, arsa sahiplerince haksız olarak feshedildiğinin tespitine dair verilen karar kesinleşmekle, sözleşmenin arsa sahiplerinin kusuruyla feshedilmesi durumunda kusursuz olan yüklenicinin arsa sahiplerinden müspet zarar kapsamında kâr kaybını talep etmesinin mümkün olduğu, Bölge Adliye Mahkemesince, "asıl davada davacı karşı davalı yüklenicinin kâr kaybı talebi değerlendirilerek karar verilmesi gerekirken, asıl davada sözleşmenin haksız feshedildiğinin tespitine dair kesinleşen karar dikkate alınmadan sözleşmenin taraf iradelerinin birleşmesi sonucu geriye etkili feshedildiği, bu nedenle yüklenicinin kâr kaybı talep edemeyeceği" gerekçesiyle verilen direnme kararının yerinde olmadığı- "Bölge Adliye Mahkemesince karşı davada, davalı karşı davacılar vekillerinin istinaf başvurusunun kabulü ile taraf iradelerinin fesih yönünde birleşmesi nedeniyle sözleşmenin geriye etkili olarak feshine karar verildiği ve bu hususun kesinleştiği, bu nedenle İlk Derece Mahkemesince asıl davada sözleşmenin haksız feshedildiğinin tespitine dair verilen karar yok hükmünde olduğundan sonuç doğurmadığı, sözleşmenin taraf iradelerinin birleşmesi sonucu feshedilmesi nedeniyle davacı karşı davalı yüklenicinin asıl davada müspet zarar kapsamında kâr kaybı talebinde bulunamayacağı"  şeklindeki görüşün HGK çoğunluğunca benimsenmediği-

Taraflar arasındaki asıl davada sözleşmenin haksız feshedildiğinin tespiti ve alacak, karşı davada sözleşmenin feshi isteminden dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davada sözleşmenin haksız feshedildiğinin tespiti ile davanı ...