Tesbit dışı bırakılma işleminin de bir tapulama olduğu, davacı; komisyona itirazda bulunmadığı gibi Kadastro mahkemesine de dava açmadığından tesbit dışı bırakılmanın kesinleştiği, ayrıca; bunlar hakkında kesinleşme tarihinden itibaren 10 yıllık hak düşürücü sürenin de uygulanmayacağı, o halde; davacı tesbit dışı bırakılan yerin kazandırıcı zamanaşımı nedeni ile tapuya tescilini istediğine göre; 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17. maddelerindeki sınırlandırma ve şartlar yanında; MK. 639/1. maddesi gereğince; tesbit dışı bırakılma işleminin yapıldığı tarih ile davanın açıldığı tarih arasında 20 yıllık kazandırıcı ( ihdasi) zamanaşımı zilyetliği de dolmadığından açılan tescil davasının reddine karar verilmesi gerekeceği-

Taraflar arasındaki "tapu iptali ve tescil" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; (Çal Sulh Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulü, kısmen reddine dair verilen 3.12.1997 gün ve E. 96/181- K. 97/366 sayılı kararın incelenmesi davacı davalı ve ...