Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; genel kredi sözleşmesinde her ne kadar taraflar arasında ortaya çıkan uyuşmazlıkların halli için İstanbul icra daireleri ve mahkemeleri yetkili kılınmışsa da, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren HMK’ nun 17. maddesinde “yetki sözleşmesinin tacirler veya kamu tüzel kişileri arasında yapılabileceği” düzenlenmiş olduğundan, eldeki dosyada sözleşmedeki yetki şartının tacir olmayan davalı kefili bağlamayacağı, uyuşmazlığa genel yetki hükümlerinin uygulanması gerektiği, buna göre “davanın ya HMK.’nun 6. maddesine göre, davalının ikametgâhının bulunduğu İzmir mahkemelerinde ya da krediyi kullandıran banka şubesinin bulunduğu yerdeki Kadıköy mahkemelerinde açılması gerektiği halde, davanın İstanbul Asliye Ticaret mahkemesinde açıldığı, bu durumda seçim hakkının davalıya geçtiği, davalının ise yetkili yer olan İzmir mahkemelerini göstermiş olması nedeni ile, yetkili mahkemenin İzmir Ticaret Mahkemeleri olduğu” gerekçesiyle “mahkemenin yetkisizliğine karar kesinleştiğinde talep halinde dosyanın görevli ve yetkili bulunan İzmir nöbetçi asliye ticaret mahkemesine gönderilmesine” karar vermiş olmasında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin yetkisizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulu ...