Mahkemece, davaya konu sözleşmede kefalet limiti gösterilmediğinden davalıların BK.’ nun 484. maddesine göre kefil olarak sorumlu tutulamayacakları, 5464. sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’ nun 24/5 maddesinde Kredi Kartı sözleşmesindeki kefaletin adi kefalet hükümlerine tabi olduğunun belirtildiği, asıl borçluya başvurulup, borcun tahsili için tüm yollar tüketilmeden kefilden borcun ifasının istenemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüld ...