Gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak açılan cebri tescil davasında vaade konu yapılan taşınmazın mülkiyetinin vaat borçlusundan vaat alacaklısına geçirilmesi söz konusu olduğu için, uyuşmazlığın, ayna ilişkin bulunduğunun kabulünün gerekeceği, taşınmaz malın aynına taalluk eden uyuşmazlıklarda dava değerinin HUMK.nun 2 nci maddesi hükmü çerçevesinde saptanmasının gerekeceği, hal böyle olunca karşılık sözleşmenin iptali davası bir yana bırakılsa dahi, yerel Sulh Hukuk Mahkemesince mevcut delillerin değerlendirilmesi suretiyle değer yönünden görevsizlik kararı verilmesinin doğru olduğu-

Taraflar arasındaki "satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil ve satış vaadi sözleşmesinin iptali" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İzmir 3. Sulh Hukuk Mahkemesince davanın görev yönünden reddine dair verilen 14.2.1994 gün ve ...