Taşınmazın akitteki bedeli ile temlik tarihindeki gerçek değeri arasında fark bulunsa da, anılan bu hususun tek başına muvazaanın kanıtı sayılamayacağı, davalının sağladığı bakım ve desteğin yarattığı minnet duygusu dikkate alındığında satışın gerçek değer üzerinden yapılmamasının mal kaçırma amacıyla hareket edildiği anlamını doğurmayacağı-

Taraflar arasında görülen davada;  Davacılar, miras bırakanları S.tin B.’un, mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olarak bahçeli-kargir ev vasıflı, 508 ada, 8 parsel sayılı taşınmazını, tapuda satış göstermek suretiyle ikinci eşi olan davalıy ...