Dava konusu olayda davalı tarafın senedin davacının davalıya olan kişisel borcundan dolayı keşide edildiğini, dava dışı anılan şirketle ilgisi bulunmadığını iddia etmiş ise de, bu iddiasını ispatlayamadığı, bu bakımdan, senede konu borcun dava dışı şirkete ait olduğu yolundaki mahkemece yapılan tespit ve kabulün yerinde olduğu, ancak, borçlu durumundaki şirketin büyük ortağı ve tek temsilcisi olan davacının bu senedi şirket unvanı ve kaşesi olmaksızın imzalamış olmasından hareketle, davacının bu borcu şirket temsilcisi sıfatıyla benimseyip üstlenerek davalı lehtar nezdinde bu inanç ve kanıyı yarattığından, davacının davalının şirketten olan alacağından sorumlu olduğu kabul edilmek suretiyle davalının şirketten alacağı bulunup bulunmadığı, varsa miktarı belirlenerek sonucuna göre karar verilmesinin gerekeceği-

Taraflar arasındaki "menfi tespit" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Adana Asliye Ticaret Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 11.6.1997 gün ve 1996/664 E- 1997/412 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzer ...