Vekalet sözleşmesi büyük ölçüde tarafların karşılıklı güvenine dayandığı- Vekilin borçlarının çoğu bu güven unsurundan, onun vekil edenin yararına ve iradesine uygun davranış yükümlülüğünden doğduğu- Vekil ile sözleşme yapan kişi MK. 3'e göre iyi niyetli ise yani vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını bilmiyor veya kendisinden beklenen özeni göstermesine rağmen bilmesine olanak yoksa, vekil ile yaptığı sözleşmenin geçerli olacağı ve vekil edeni bağlayacağı-  Vekil vekalet görevini kötüye kullansa dahi bu husus vekil ile vekalet eden arasında bir iç sorun olarak kalacağı, vekil ile sözleşme yapan kişinin kazandığı haklara etkili olmayacağı- Mahkemece satış bedelinin davacıya ödendiği sonucuna varılmış ise de; davalılardan vekil olan Ayfer tarafından bu konuda yazılı bir belge sunulmadığı ve davacının da bedel ödendiğini kabul etmediği- Satış bedelinin ödendiğini ispatlamakla yükümlü bulunan davalı (vekil) Ayfer ödemeyi usulen kanıtlayamadığı, yemin deliline de dayanmadığı- Davalı Y. ise, ilk el konumunda bulunduğuna göre, dava konusu dairenin belirlenecek değerinin davalılar Ayfer ve Y.'den tahsiline karar verilmesinin gerektiği- 

Yanlar arasında görülen tapu iptal,tescil olmazsa tazminat davası sonunda, yerel mahkemece, davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi S. Özer'in r ...