Affedilen ya da hoşgörü ile karşılanan olayların kusur tespitinde nazara alınamayacağı ancak bu olaylardan sonra eşi ve eşinin ailesine hakaret eden kadının kusuru yanında sık sık müşterek evi terk eden, birlik görevlerini yerine getirmeyen, hamile olan eşinin sağlık sorunları ile ilgilenmeyen, çocuğu aldır diyen, eşine şiddet uygulayan ve güven sarsıcı davranışlar içine giren kocanın daha fazla kusurlu olduğu- Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiş olduğundan, mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak davalı-davacı kadın yararına uygun miktarda maddi tazminat verilmesi gerektiği- Boşanmaya sebebiyet vermiş olan olaylar yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olandan manevi tazminat isteyebileceği; evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davalı-davacının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşıldığından, mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları dikkate alınarak davalı-davacı kadın yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği-

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hükmün kusur ve tazminatlar yönünden temyizen mürafaa icrası suretiyle tetkiki istenilmekle duruşma için tayin olunan 01.02.2011gün ...