Davacı tarafından “satılan mal bedelinin ödenmediği” iddiasıyla alacağın tahsili için başlatılan takibe davalının itiraz etmesi üzerine “itirazın iptali” davası açılmıştır. Açılan davada, dava dilekçesi, davalının ödeme emrinde yazılı olan adresine tebliğe gönderilmiş ise de, tebliğnameye verilen şerhe göre “dava dilekçesinin işyerinin kapalı olması nedeni ile tebliğ olunamadığı ve Tebligat Kanununun 21. maddesine göre işlem yapıldığı” görülmüştür. Ne var ki çıkartılmış olan tebligatın ön yüzünde “kişinin adresinde bulunmaması halinde yapılacak tebligat işlemine ilişkin” herhangi bir ihtarat bulunmadığı gibi, arkasına verilen şerhte de “hangi gerekçeyle muhatabın işyerinde bulunmadığı” açıklanmamıştır. Bu durumda; davalı şirkete usulüne uygun olarak dava dilekçesi tebliğ olunduğundan söz edilemez. Mahkemece anılan yönler gözetilmeden ve taraf teşkili sağlanmadan karar oluşturulmasının bozmayı gerektireceği-
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ifamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, g ...