Davalı, davacı banka ile dava dışı şirket arasında imzalanan kredi sözleşmesinin müteselsil kefilidir. Kefil, kefalet limiti ve kendi temerrüdünün sonuçlarından sorumludur. Davalı, kefalet limiti ile sorumlu tutulmuşsa da “davacı bankaya borcu bulunmadığını” savunduğuna göre, davacı bankanın takip tarihi itibarıyla alacağının kefilin sorumluluğuna ilişkin ilke doğrultusunda ve davalının 14.07.2009 tarihli sözleşmede kefil sıfatıyla imzası bulunmadığı gözetilerek, Yargıtay denetimine olanak sağlayacak şekilde asıl borcun oluşumu, davalı kefilin sorumlu olduğu miktarın saptanması ile ilgili olarak yeni bir rapor alınması ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulmasının bozmayı gerektireceği-

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün  davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağr ...