Davalı üçüncü kişinin, uzun yıllardan beri borçlu-kooperatifin başkanı olduğu ve davaya konu tazminat davasından başından itibaren haberdar olduğu, kendi adına kur'ada çıkan dairenin ferdileşme yolu ile tapuda adına kaydedildiği, dava dışı 3.bir kişiye satıldığı, iptale konu dairenin ise, dava dışı kooperatifin bir kısım işlerini yapan ve kooperatiften alacaklı olduğu belirtilen kooperatif üyesi olmayan, kur'a çekiminde adına daire isabet etmeyen dava dışı bir başkası araya konulmak suretiyle aslında davalı kooperatife ait bir dairenin kooperatif üyelerinden birine ait başka bir daire ile takas edilerek netice itibariyle tapu kayıtlarından da anlaşılacağı üzere kooperatif başkanı adına tescil edildiği, bu halde, kooperatif başkanının davalı borçlu kooperatifin tüm işlemleri ile alacak-borç ve aleyhine açılan davalardan haberdar olduğu ve kooperatifin alacaklılarından mal kaçırma kastını bilebilecek konumda olduğu ve bu nedenle tasarrufun iptaline ilişkin davanın kabulü gerektiği-

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: Davacılar vekil ...