6102 sayılı TTK 11/3. maddesinde, "ticari işletme, içerdiği malvarlığı unsurlarının devri için zorunlu tasarruf işlemlerinin ayrı ayrı yapılmasına gerek olmaksızın bir bütün hâlinde devredilebilir ve diğer hukuki işlemlere konu olabileceği, bu devir sözleşmesiyle ticari işletmeyi bir bütün hâlinde konu alan diğer sözleşmeler yazılı olarak yapılır, ticaret siciline tescil ve ilan edilir. " hükmü ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, dava dışı şirketinin davaya konu taşınmazda 1/2 paydaş bulunduğu, taşınmazın tapu kayıtlarından niteliğinin arsa olduğu, ancak kıymet takdir raporundan otel bulunduğunun anlaşıldığı, 1/2 hisse üzerinde dava dışı şirketin 1. derecede 18.06.2013 tarihli ipotek hakkını davalı şirketine alacağın temliki suretiyle devrettiği, davalının ipoteğinin paraya çevrilmesi suretiyle icra takibi yaptığı, ipoteğin paraya çevrilmesine ilişkin icra takibi devam ederken davalı tarafından taşınmazın 1/2 hissesinin haricen satın alındığı, Otel'e ait menkullerin dava dışı şirketçe kullanıldığı, davalı tarafın taşınmazı tapuda devralmasının TBK 202. madde kapsamında işletmenin devri niteliğinde olmadığı ve davacının alacağından davalıların müteselsilen sorumlu tutulması talebinin de yerinde olmadığı-

İlk derece mahkemesince verilen davanın reddine dair kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü; DAVA: Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı ... Ltd. Şti.'ne otel işletim programı s ...