4822 sayılı Kanun ile değişik 4077 sayılı Kanun’un 10. maddesinin, 3. fıkrasının, son cümlesi, "Tüketici kredisinin teminatı olarak şahsi teminat verildiği hallerde, kredi veren asıl borçluya başvurmadan, kefilden borcun ifasını isteyemez." hükmüne göre, asıl borçlu ve kefil olan davacı aleyhine birlikte icra takibi yapmış olup, davalı bankanın davacı kefilden henüz alacağını talep etme hakkının yasal olarak doğmadığının kabulünün gerekeceği-

4822 sayılı Kanun ile değişik 4077 sayılı Kanun’un 10. maddesinin, 3. fıkrasının, son cümlesi, "Tüketici kredisinin teminatı olarak şahsi teminat verildiği hallerde, kredi veren asıl borçluya başvurmadan, kefilden borcun ifasını isteyemez." hükmünü g ...