Kredi sözleşmesinde kefil için uygun görülen miktarın diğer yazılardan ve kullanılan kalemden farklı olarak değiştirilerek yükseltildiği çıplak gözle dahi açıkça görüldüğünden, bu hususun kredi limitinin sonradan değiştirildiğine karine teşkil ettiği, dolayısıyla geçerli bir kefalet sözleşmesi bulunmadığından, kefilin ancak imza attığı miktar kadar borçlu olduğu, istirdat davası açan kefilin borçlu bulunmadığı miktar tespit edilerek hüküm altına alınması gerekirken mahkemece olumlu hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu-

Davacılar, davalı banka ile 02/07/2006 tarihli 10.000,00 TL bedelli bir sözleşme imzaladıklarını, ancak daha sonra bankanın sorumlu müdürünün kredi sözleşmesi üzerinde oynama yaparak kredi miktarını 18.000,00 TL'ye yükselttiğini, banka tarafından öde ...