Karayolları Genel Müdürlüğünden davacının ......... ada ..... ve ........ parsel sayılı taşınmazlarından doğrudan Edirne – İstanbul otoyoluna çıkışının mümkün olup olmadığının sorulması gerekeceği, mümkün olduğunun anlaşılması halinde davanın reddine karar verilmesi, mümkün olmadığının anlaşılması halindeyse de, dava konusu taşınmazların geçit hakkı ihtiyacının bulunduğu kabul edilerek geçit alternatiflerinin belirlenmesi ve bu bakımdan Türk Medeni Kanunu'nun 747. maddesi hükmü doğrultusunda, mahkemece kurulan geçit yeri paftasına işaretlenerek Karayolları Genel Müdürlüğüne gönderilmesi, çıkışın karayolu bağlantısı nedeniyle gerek ilgili mevzuat ve gerekse can güvenliği açısından tehlike oluşturup oluşturmadığının veya davacının katlanabileceği boyuttaki harcama ile varsa sakıncalarının giderilip giderilemeyeceğinin ve bunun için ne yapılması gerektiğinin sorulması; karayoluna çıkış engeli bulunduğu saptanırsa ve bunun giderilme olanağı da yok ise diğer alternatifler üzerinde durulması, bu da mümkün değilse davanın reddedilmesi gerekeceği-

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 26/01/2015 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine dair verilen 04/10/2018 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olara ...