Davalı üçüncü kişi tarafından ödenmiş olan ipotek bedeli satış bedeline ilave edildiğinde bedeller arasında mislini aşan fark olmadığından ve satıştan itibaren belirli bir süre davalı borçlunun taşınmazı kullanmış olması ve yasal yollarla taşınmazdan tahliyesinin sağlanması hususu, hayatın olağan akışına  aykırı olmadığından,  davalılar arasında akrabalık, arkadaşlık gibi borçlunun mal kaçırma kastını 3. kişinin bildiği ya da bilebilecek durumda olduğunu gösterir bir yakınlık da ispat edilemediğinden tasarrufun iptali davasının reddine karar verilmesinin isabetli olduğu- 

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı ve davalı Ş. O. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, ...