Söz konusu taşınmazın davacının evinin önünde yer alan ve ona ait parselin bitişiğinde bulunan köy boşluğu niteliğinde bir yer olup, sırf evinin önünde yer alması nedeniyle kısmen yararlandığı, davacının taşınmaz üzerinde ekonomik amaca uygun bir zilyetliğinin bulunmadığı, bunun aksine yağmur yağdığında ve yeşerdiğinde köylülerin buralarda hayvanlarını otlattığı, düğün ve taziye işlerinde kullandığı, bu haliyle 3402 s. Kadastro Kanunu'nun 16/A bendinde yazılı kamu hizmetine tahsisli yerlerden olduğunun kabulü gerektiği, bu tür yerlerin özel mülkiyete konu yapılacak biçimde tapuya tescilinin mümkün bulunmadığı-
Davacı, dava dilekçesinde mevkii ve sınırlarını açıkladığı taşınmazın 30 seneden fazla bir zamandan beri zilyet ve tasarrufunda bulunduğunu, bitişikte 31 nolu parsel üzerinde bulunan evinin avlusu olarak kullanıldığını açıklayarak adına tapuya kayıt ...