Bir mahkeme kararının temyiz edilip edilemeyeceği belirlenirken temyiz hakkının doğduğu (kararın verildiği) tarihteki hukuksal durumun esas alınması; karar tarihinde yürürlükte bulunan kanun hükmü temyiz sınırı yönünden hangi düzenlemeyi içeriyor ise, ona bağlı kalınması gerektiği, buradaki “karar” teriminin, yerel mahkemenin Özel Daire bozmasına karşı verdiği direnme kararını da kapsayacağı-  Uyuşmazlık konusu olan alacak miktarı, 1.100,65 TL fark ücret, 217,50 TL fark akdi ikramiye, 184,34 TL fark ilave tediye, 146,37 TL fark yıpranma primi ve 12,98 TL fark kıdem tazminatı olmak üzere toplam 1.661,84 TL olup açık biçimde direnme kararının verildiği 03.07.2014 tarihinde geçerli olan 1.890,00 TL tutarındaki temyiz edilebilirlik sınırının altında olduğundan, anılan karara karşı temyiz yasa yoluna gidilmesinin miktar itibariyle mümkün olmadığı- Davacı vekilinin "fark alacak yanında aynı zamanda tespit talebinde bulunduğu, mahkemece derece ve kademeye ilişkin tespit hükmü kurulduğu, bu nedenle direnme kararının kesin kabul edilmesinin mümkün olmadığı" şeklindeki görüşün HGK çoğunluğu tarafından benimsenmediği-

Taraflar arasındaki “işçilik alacağı" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Kayseri 2. İş Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 12.12.2013 gün ve 2013/428 E.-2013/806 K. sayılı kararın temyizen incelenmesi davalı vekilince istenilm ...