İİK’nun 99. maddesinin haczin, mahcuzların üçüncü kişinin zilyetliğinde iken yapılması halini düzenlemekte olduğu, anılan madde ile; üçüncü kişinin yedieminliği kabul etmesi halinde hacizli eşyaların muhafaza altına alınmayacağını da hüküm altına aldığı- Bu koşullarda şikayet eden üçüncü kişi tarafından, haciz ve muhafaza baskısı altında icra takip dosyasına yatırılan paranın iadesi gerekeceği-
İcra mahkemesinin, icra müdürünün yerine geçerek müdürün yapması gereken işlemi tesis edemeyeceği- İcra mahkemece, şikayetin kabulü ile icra müdürünün "borçlunun maaşına ihtiyati haciz konulmasına yönelik talebin reddine" dair kararlarının iptali ile yetinilmesi gerekirken, icra müdürünün yerine geçmek suretiyle ve alacaklının talebini de aşar şekilde "adı geçen borçlunun maaşının .... tarihinden itibaren 1/4'ünün ihtiyaten haczine" karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Ticari krediden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin dava- Ticari hesaptaki son işlemin 12.02.2008 tarihi olması ve hesabın 07.03.2012 tarihinde kat edilmiş olması konusunda bankaya herhangi bir kusur izafe edilemeyeceği; bilirkişi tarafından davacı bankanın kat tarihine kadar sözleşme gereği talep edebileceği akdi faizlerin eksik hesaplanmasının hatalı olduğu-
İhtiyati haciz kararına istinaden ihtiyati haciz uygulanması, genel anlamda bir takip işlemi olmayıp, niteliği itibariyle tedbir vasfında bulunduğundan, mahkemece icra dairesinin yetkisizliğine karar verilmesinin ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını gerektirmeyeceği-
Fatura konusu malların alıcıya teslim edildiği kanıtlanarak, fatura bedeli için ihtiyati haciz istenebileceği–
SGK Başkanlığı tahsilât memuru tarafından muhatabın eşinin önüne bırakılmak suretiyle yapılan ödeme emri tebligatları geçerli olmadığından, ihtiyati haczin de kesin hacze dönüşmediği ve hacze iştirak edemeyeceği, bu yön gözetilmeksizin verilen mahkeme kararının hükmün bu nedenle bozulmasına sebep olacağı-
Sıra cetvelinin düzenlenmesi için alacaklıların o mal üzerindeki haciz tarihlerinin ve hacizlerin aynı mal üzerinde olup olmadığının belirlenmesi gerekeceği—
İhtiyati haciz kararına dayanak gösterilen hakem kararı limited şirketten çıkma ve çıkma payının tahsili istemine ilişkin olup, çıkma kararı ise inşai nitelikte bir karar olup, bu karara göre hesap ve tahakkuk eden çıkma payı ancak kararın kesinleşmesi ile infazı mümkün alacaklardan olduğu- İhtiyati haczin istem tarihi itibariyle muaccel bir para alacağından söz edilemeyeceğinden, alacaklının İİK.'nın 257. maddesinde öngörülen koşulların varlığını iddia ve ispat etmemiş olması da gözetilerek, borçlunun, "İİK. 265. madde çerçevesindeki itirazın kabulüne" karar verilmesi gerekeceği-
Poliçe üzerinde muhatap davacıya ait kabul şerhinin bulunmadığı, TTK'nun 610. maddesine göre, muhatabın ancak poliçeyi kabul ettiği takdirde poliçe bedelini ödeme taahhüdü altına gireceği, kabule arzı zorunlu olmayan poliçe için lehdar tarafından gönderilen ödememe protestosunun, hamile, muhatap dışındaki poliçede imzası bulunan keşideci, ciranta ve aval verenlere karşı müracaat hakkı sağlayacağı, bu nedenle keşideci davalının poliçeye dayanarak, poliçeyi kabul etmeyen davacıdan poliçe bedelini talep etme hakkının bulmadığından, ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davacı yararına davalıdan istirdadına karar verilmesi gerekeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.