A. Güzellik San. ve Tic. Ltd.Şti.nin 15.08.2013 tarihli kira sözleşmesi uyarınca kiracısı bulunduğu T. Avm'de yer alan taşınmaza ilişkin geçmiş dönem kira bedelleri, damga vergisi, elektrik tüketim bedelleri, cam cephe uygulaması, ortak alan giderleri ve diğer kalemlere ilişkin 24.02.2014 tarihi itibari ile toplam 118.813,13 TL borcu olduğunu kabulle bu borcun 115.000 TL'lik kısmının senetlerle ödemeyi kabul ettiğinin düzenlendiği, protokolden anlaşılacağı üzere borcun kapsamının 24.02.2014 tarihinden önceki borçlara ilişkin olup, icra takibinin ise 21.07.2014 tarihli olup sonraki alacak kalemlerini kapsadığından işin esasının incelenmesi gerekirken
Koşullarını oluşturan borçlunun her zaman icra mahkemesinden ipoteğin fekkini talep edebileceği-
İpotek akit tablosunda fekki bildirilinceye kadar (FBK) faizsiz kesin borç ipoteği tesis edilmiş olduğu anlaşılmakla, borçlu tarafa alacaklı tarafından düzenlenen ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren muaccel olduğunun ve bu temerrüt tarihinden itibaren faizin başlayacağının kabulü gerekeceği; işlemiş faizin ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren takip tarihine kadar verilebileceği -
Mahkemece "dava konusu taşınmazların davalı üçüncü kişi adına kayıtlı olması halinde 3. kişilere devir ve temlikinin önlenmesi için HMK'nun 389 maddesi gereğince alacak miktarının %5 oranında teminat karşılığı ihtiyat tedbir konulmasına" karar verilmiş olup itiraz üzerine, mahkemece "ihtiyati haczin yasal olduğu" gerekçesiyle kaldırılmasına ilişkin talebin reddine karar verilmiş olup, İİK. mad. 277 vd. uyarınca açılan tasarrufun iptali davasında ihtiyatı haciz mahiyetindeki tedbir kararının İİK. mad. 281/2 maddesine uygun olduğu-
İpoteğin fekki istemi-
İhtiyati tedbir kararın infazına ilişkin şikayeti inceleme yetkisinin kararı veren mahkemeye ait olduğu, icra mahkemesince görevsizlik kararı verilmesi gerekeceği-
Aile konutu üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına ilişkin davada; aile konutu şerhi “konulmuş olmasa da” eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiili ehliyetlerinin sınırlandırıldığı, tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konutun aile konutu özelliğini taşıdığı, getirilen bu sınırlandırmanın, “emredici” nitelikte olduğu, dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamayacağı ve açık rızanın ancak “belirli olan” bir işlem için verilebileceği-
Tüketici finansmanı konut kredisi kapsamında tesis edilen ipotek ve bu ipoteğe dayanılarak başlatılan takipten kaynaklanan menfi tespit davasında, davacı tarafın dava konusu bu hukuki işlem içerisinde tüketici konumunda olduğundan davanın tüketici mahkemesinde görülmesi gerektiği-
Vergi dairesi memurunun düzenlediği yoklama fişindeki ikrar ve imzanın ilgisini (ifade sahibini) bağlayacağını-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.