22. HD. 11.10.2018 T. E: 12400, K: 21823-
1186 sayılı Kanunun geçici 3 üncü maddesi hükmünün 1/4/1950 tarihinden önce çeşitli işyerlerinde çalışan fikir ve beden işçilerinin, hizmetlerini belgelendirdikleri ve o zamana ait ilk aylık ücretleri üzerinden işçi ve işveren sigorta primlerini en geç 5 yıl içinde defaten veya taksitlerle ödedikleri takdirde, toplam olarak en çok 10 yıllık hizmetlerinin Sosyal Sigortalarda veya Sosyal Sigortalara devredilen sandıklarda geçen hizmetleri ile birleştirileceği-
9. HD. 04.11.2021 T. E: 11064, K: 15345-
Bonoda ‘’nakden’’ kaydı bulunmasına karşın davalı “aralarında nakit alışverişi bulunmadığı, bononun ortaklık katılım payı karşılığı düzenlendiğini” savunduğundan, “bononun ortaklık katılım payı karşılığı düzenlendiği”nin ispat külfetinin davalıya geçtiği, davalının bu iddiayı kanıtlayamadığı, yemin de teklif etmediğinin den davanın kabulünün gerekeceği-
Muaccel bir borcun borçlusunun, alacaklının ihtarı ile temerrüde düşeceği- Herhangi bir miktar belirtilmeden yapılan yazılı başvuru ile davalının temerrüde düştüğünden söz edilemeyeceği ve dava dilekçesinde belirtilen miktar yönünden dava tarihinden, ıslah ile arttırılan kısım yönünden ise ıslah harcının yatırıldığı tarihiten itibaren faiz yürütülmesi gerektiği-
9. HD. 04.06.2018 T. E: 2017/8258, K: 12577-
Sendikal tazminat davalarında ispat yükünün işçide olduğu hallerde, iş yerinde çalışan ve sendikaya üye olan işçilerin sayısı, hangi tarihlerde üye oldukları, üyelikten çekilen işçilerin olup olmadığı, iş yerinde çalışmakta olan işçilerin bulunup bulunmadığı, aynı dönemde yetki prosedürünün işletilip işletilmediği, iş yerinde önceki dönemlerde toplu iş sözleşmelerinin bağıtlanıp bağıtlanmadığı, yeni işçi alınıp alınmadığı ve alınmışsa yeni işçilerin sendikalı olup olmadığı gibi hususlarla, işverence ekonomik veya teknolojik nedenlere dayalı bir fesih yoluna gidilmesi durumunda teknik yönden bu durumun araştırılmasının gerekeceği- İyiniyetli olan davacı işçiye karşı taraf olmadığı muvazaanın ileri sürülemeyeceği, akdin hükümsüzlüğünün davacıya karşı ileri sürülmesinin MK.'nun 2.maddesindeki iyiniyet kurallarına aykırı olması ve hiç kimsenin kendi hilesinden yararlanamayacağı ilkesi gereğince muvazaalı işlemi yapan davalının de işe iadenin mali sonuçlarından diğer davalı ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulması gerekeceği-
22. HD. 14.02.2019 T. E: 2018/11183, K: 3474-
Trafik kazasında yaralanmadan kaynaklanan maddi tazminat istemi-
Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararların, TBK hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplandığı, kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemelerin, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilip, zarar veya tazminattan indirilemeyeceği, hesaplanan tazminatın; miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılıp, azaltılamayacağı- Somut olay değerlendirildiğinde; 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 s. TBK'nın 55. maddesinin emredici hükmünün kamu düzenine ilişkin olduğu, gerçekleştiği tarihe bakılmaksızın tüm fiil ve işlemlere uygulanması gerektiği, kamu düzeni ile ilgili konularda usuli kazanılmış haktan söz edilemeyeceği dikkate alındığında eldeki davada bozma kararına uyulmakla davalılar yararına usuli kazanılmış hakkın gerçekleşmesine engel olacak istisnai bir durumun bulunduğu-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.