Taahhüdü ihlâl suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekâlet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiği halde, 27.12.2018 tarihli taahhütnamede takip tarihinden taahhüt tarihine kadar işleyen faiz ve taahhüt tarihinden son taksit tarihine kadar işleyecek faizin ayrı ayrı rakamsal olarak gösterilmemesi nedeniyle belirsizlik bulunduğundan taahhüdün geçerli olmadığı anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmaması nedeniyle itirazın kabulü gerektiği-
İlk taahhüdün ihlali nedeniyle suç oluştuktan sonra, borçlunun yeni taahhüdünün alacaklı (vekili) tarafından kabul edilmiş olmasının oluşan ilk suçu ortadan kaldırmayacağı (ilk suçtan feragatı ifade etmeyeceği)–
Bayilik sözleşmesinde “...fesih tarihinden sözleşme sonuna kadar geçecek dönemde yıllık satış taahhüdüne göre satması gereken toplam akaryakıt miktarlarının fesih işlemi nedeniyle satamaması sonucu şirketin uğradığı zarar ve ziyanı ... öder" hükmünü yer aldığından, davacının 2011 yılı önceki dönemde eksik alım olmasına rağmen mal vermeye devam ettiği için taahhüdü ihlal cezasını talep edemeyecekse de, son yılı talep hakkına sahip olduğu-
İİK 340 gereğince taahhüdü ihlal suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekalet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiği- Alacaklının taahhüt tarihi ile son ödeme tarihine kadar işleyecek faizden feragat beyanı var ise de; alacaklının takip öncesi veya icra takibinin kesinleştiği tarihten taahhüt tarihine kadar işlemiş faizden feragat beyanının da yer almadığı bu durumda sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmadığı- Aynı borç nedeniyle toplam tazyik hapsi miktarının 3 ayı geçemeyeceği-
Menfi tespit davası-
İİK.’ nun 340. maddesinde düzenlenmiş bulunan “taahhüdü ihlal suçu” Anayasaya aykırı bulunmadığından, bu konudaki başvurunun Anayasa Mahkemesince reddedilmiş olduğu-
Haksız rekabetin tespiti ve menine-
Taahhüdü ihlâl suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekâlet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiği, ... İcra Dairesinin 2015/505 esas sayılı dosyasından düzenlenen 15/05/2015 tarihli ödeme emrinde asıl alacağın 23.000,00 Türk lirası (çek bedeli), toplam alacağın ise işlemiş faiz, çek tazminatı ve komisyon bedeli ile birlikte 26.470,95 Türk lirası olarak belirtilmesine karşın, 09/06/2015 tarihli taahhütnamede alacak miktarının 31.042,48 Türk lirası ve asıl alacak miktarı 26.470,95 Türk lirası olarak belirtilmek suretiyle çelişki oluşturulduğu, ayrıca anılan taahhütnamede faiz miktarı 1.610,00 Türk lirası olarak belirtilmiş ve son ödeme tarihine kadar faiz dahil toplam alacak 34.986,91 Türk olarak gösterilmiş ise de; anılan faizin hangi dönemleri kapsadığının net olarak belirtilmediği, bu nedenlerle işleyen ve işleyecek faiz miktarının taahhüt tutanağında ayrı ayrı gösterilmemesi nedeniyle belirsizlik bulunduğundan taahhüdün geçerli olmadığı anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmadığı-
İcra ceza davalarının adli tatilde görülemeyeceği (CMK. 331)–
Duruşmanın saat 12:50'de açıldığı, şikayetçi vekilinin anılan karara karşı dosyaya sunduğu itiraz dilekçesinin ekine mazeret dilekçesi tanzim ederek saat 12:48'de mahkemeye sunduğuna dair Avukat Portal'dan aldığı bir belgeyi eklediği cihetle, şikayetçi vekilinin geçerli bir mazeretinin bulunduğu gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.