Davacı tüketici ile davalı arasında imzalanan ... Yenileme Projesi Gayrimenkul Satış Sözleşmesi'nden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesi gerektiği- Görevle ilgili düzenlemelerin kamu düzenine ilişkin olduğu; taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetileceği- Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hakkın söz konusu olmayacağı-
Banka alacağına ilişkin bilirkişi kök ve ek raporuna davacı tarafından itiraz edilmiş olmasına rağmen, mahkemece bu itirazlar dikkate alınmaksızın, yetersiz ve konusunda uzman olmayan bir bilirkişi tarafından düzenlenen rapora dayanılarak hüküm kurulmasının doğru olmadığı - Genel Kredi Sözleşmesi'nde hesap kat tarihinden temerrüt tarihine kadar akdi faiz talep edilebileceği-
Görülen istirdat davasında; banka tacir olup, yaptığı masrafları tüketiciden isteme hakkının bulunduğu , ancak uyuşmazlığın tüketici hukukundan kaynaklandığı da gözetildiğinde, bankanın ancak davaya konu kredinin verilmesi için zorunlu, makul ve belgeli dosya masraflarını tüketiciden isteyebileceğinin kabulü gerekeceği-
Kredi kartı üyelik sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemi-
Dava konusu bono kambiyo senedi niteliğinde olup, ayrıca bononun verilme nedeni olan sözleşme ticari nitelikte alım satım sözleşmesi olduğundan TTK’nun 4. ve 5. maddesi uyarınca davaya bakma görevinin ticaret mahkemesine ait olduğu-
Cayma hakkının tüketici kredisi için getirildiği, konut kredileri için tüketicilerin cayma hakkının düzenlenmemiş olduğu- Kullandırılan kredi nedeniyle tahsil edilen para, yapılandırma olmayıp kredinin kapatılması nedeniyle 4077 sayılı TKHK.nun 10/B hükümlerine dayalı olarak "erken kapama" ücreti olduğundan, bu kısma yönelik talebin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Uyuşmazlığın; davalı şirket nezdinde 19.08.2005-06.02.2014 tarihleri arasında yedi dönem fasılalı olarak çalışan davacının 19.08.2005-21.11.2005; 20.10.2007-11.11.2008 ve 17.03.2013-06.02.2014 tarihleri arasında Rusya’da geçen çalışmaları dönemlerine ilişkin 17.08.2005, 18.10.2007 ve 18.03.2013 tarihli iş sözleşmelerinin ilgili hükümleri kapsamında Rusya Hukukunun uygulanması konusunda 5718 sayılı Kanun’un 27 nci maddesinin birinci fıkrasına uygun ve geçerli bir hukuk seçimi yapıp yapmadıkları ayrıca bu dönemlerde Rusya Hukukunun mutad işyeri hukuku olup olmadığı; buradan varılacak sonuca göre Rusya Hukukunun mu yoksa sözleşmelerde öngörülen hukuk seçiminin geçerli olmadığı ve daha sıkı ilişkili hukukun Türk Hukuku olduğu kabulüne göre Türk Hukukunun mu uygulanması gerektiği noktasında toplandığı-
Taraflardan yalnızca biri için ticari iş niteliğinde olan sözleşmelerin kanunda aksine hüküm bulunmadıkça diğeri için de ticari iş sayılacağı (TTK. mad. 19/2)- Temlik alan temlik eden yerine geçecek ve temlik edenin bütün haklarına halef olacağından, alacağın temlikinin, %126 olarak itiraz edilmeksizin kesinleşmiş olan faiz oranının uygulanacak faiz oranının belirlenmesinde sonuca etkili olmayacağı- Takibe dayanak kredinin ticari kredi olması halinde, TTK. mad. 8/1 uyarınca, ticari faizin serbestçe belirleneceği ve bu durumda Tüketici Kanunu ve Borçlar Kanunu uygulanamayacak olup, takip talebinde belirtilip itirazsız kesinleşen %126 faiz oranı üzerinden hesaplama yapılması gerektiği- Takibe dayanak kredi sözleşmesinin Tüketici Kanunu kapsamında olması halinde; TTK. mad. 8/3 ve 6502 s. K. mad. 8/2 uyarınca bu krediye uygulanacak faiz, ticari faiz değil yasal faiz olacağından, bu durumda takip tarihi itibariyle uygulanması gereken -06.03.2003 tarihli 4822 s. K. mad. 15 ile değişik- 4077 s. K. mad. 10/f uyarınca takibe işleyecek faizin, kredi sözleşme faizinin %30'unu geçemeyeceği, 4077 sayılı K. 6502 s. K. ile yürürlükten kaldırılmış olup (yürürlük: 01.06.2014) yeni Tüketici Kanunu'nunda önceki 4077 s. K.'nun 10/f. maddesine benzer bir düzenleme olmadığı ve bu durumda TBK. mad. 88 ve 120 hükümlerinin tüketici kredisinde de uygulanacağı ve TBK'nun yürürlük tarihi olan 01.07.2012 tarihine kadar 4077 sayılı Kanun'nun 10/f maddesine göre belirlenecek faiz oranının, bu tarihten sonra ise, TBK'nın 120. maddesinde belirlenen faiz oranı üzerinden faiz hesabı yapılması gerektiği- Takibe dayanak yapılan kredi sözleşmesi fotokopisinde, kredinin tüketici kredisi niteliğinde olduğuna ilişkin bir açıklama yer almayıp mahkemece öncelikle, takibe dayanak yapılan kredi sözleşmesinin tüketici kredisi niteliğinde olup olmadığının ilgili bankadan kredi sözleşmesi aslı getirtilmek suretiyle belirlenmesi ve kredi sözleşmesinin niteliğine göre gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak karar verilmesi gerektiği-
Genel nakdi ve gayrı nakdi kredi sözleşmesine dayalı istirdat istemi-
Kredi kullanan taraf tacir de olsa, kredinin erken kapanması nedeniyle alınan komisyonunun hakkaniyete uygun olması gerektiği- Mahkemece, diğer bankalardan genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun erken ödenmesi halinde uyguladıkları faiz oranlarının sorulması, davalı bankanın uyguladığı erken kapama komisyonu oranının ve tahsil edilen erken kapama ücretinin kredi sözleşmesinde yer alan hükümlere uygun olup olmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.