Yüklenici hangi yöntemi kullanırsa kullansın işin ayıpsız olarak ortaya çıkması gerekeceği, davacının burun bölgesinde ameliyattan sonra oluşan deformasyanların ve dudak bölgesindeki inceliğin giderilmesi işini üstlenen davalının eser sözleşmesinin gereği olarak bu işi davacının beklentilerine cevap verecek şekilde fen ve sanat kurallarına uygun yapmak zorunda olduğu, dosya kapsamından yapılan işlerin davacının beklentisini tam karşılamadığı anlaşıldığından, mahkemece davalının olayda herhangi bir kusurunun bulunmadığı yolunda alınan adli tıp raporuna göre karar verilmiş olması doğru görülmemiş kararın bozulması gerektiği-
Özel hukuk hükümlerine göre düzenlenen sözleşmenin feshi nedeniyle muarazanın önlenmesine ilişkin uyuşmazlığın adli yargının görevinde kaldığı-
İİK’nun 142/1. maddesinde geçen alakadarlar ifadesinin, kural olarak borçluyu değil, davacı alacaklıdan sıra itibariyle önce olan alacaklıları ifade edeceği-
İtirazın iptali davalarında borçlunun icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulabilmesi için, borçlunun itirazında haksız ve alacağın likit olmasının gerektiği- Davacı iş sahibi tarafından talep ve dava konusu edilen fazla ödenen iş bedeli alacağının istenebilir olup olmadığı ile miktarı, yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporu ile belirlenmiş ve alacağın kısmen kabulüne karar verildiğinden, alacağın yargılamayı gerektirdiği ve likit olmadığı gözetildiğinde, davacı yararına icra inkâr tazminatına hükmedilmesinin hatalı olduğu-
Davacının, borçtan sorumlu olan davalı aleyhine dava açarak alacağını ilâma bağlatmadığı, ancak davalı .............. tarihli dilekçesi ile davacının ................ TL tutarındaki alacağını kabul ettiğini istinaf aşamasında mahkemeye bildirdiği, ancak mahkemece sözü edilen dilekçenin değerlendirilemediği, davalı yüklenicinin bu beyanının TMK’nın 895. maddesi gereğince kabul mahiyetinde olduğu, kabulün niteliği ve doğurduğu etki dikkate alındığında her aşamada değerlendirilmesi gereken bir beyan olduğu, o halde mahkemece yapılacak işin; dava konusu somut olayda TMK’nun 893. ve devamı maddelerindeki şartların oluşup oluşmadığını davalının ............... tarihli dilekçesi ve taşınmazların malik durumu değerlendirilerek bir karar vermekten ibaret olması gerekeceği-
Mahkemece, davacı tarafından 818 sayılı BK'nın 163. maddesi (6098 sayılı TBK 184/1.) uyarınca, arsa sahibi ve arsa payını devraldığı üçüncü kişi tarafından sözleşmeden kaynaklanan hakların kendisine temlik edildiğine ilişkin yazılı bir sözleşme sunulmadığından ve sadece hibe yoluyla devre dayanıp, yüklenici davalıya husumet yöneltilmiş olduğundan, davacının aktif dava ehliyeti bulunmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkta, her iki tarafın da eksik ve kusurlarının bulunması halinde, sözleşmenin feshinde tarafların, ortak kusurlu hareket ettiklerinin kabulü gerektiği- Bu nedenle müspet zarar kapsamında kâr kaybı, gecikme nedenli cezai şart istenmesi ve iş sahibi tarafından da teminat mektubunun irat kaydedilmesinin mümkün olmadığı gibi birbirlerinden tazminat talebinde bulunamayacakları ve sadece birbirlerinin mal varlıklarına kazandırdıkları artı değeri sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre talep edebilecekleri-
Cezai şartın asıl borcun akıbetine bağlı olduğu, asıl borç geçersiz ise bunun mueyidesi olan cezai şartında geçersiz olduğu - tek taraflı özellikle işçi aleyhine cezai şart öngören hizmet sözleşmelerinin bu kısmının geçersiz olup sonuç doğurmayacağı-
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshedilmesi nedeni ile davacı yüklenici tarafından yapılan imalat bedelinin tahsili istemine ilişkin davada 5 yıllık zamanaşımı süresinin sözleşmenin feshinin kesinleştiği tarihten itibaren başlayacağı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.