TMK'nun 701 ve 702. maddeleri gereğince davacının tek başına 3. kişilere karşı aktif dava açma olanağının bulunup bulunmadığının tartışılması gerektiği, davacı taraf kadastrodan önceki hukuki nedene dayandığı, ancak taşınmazların dip muris olan hangi şahıstan geldiğinin açıklanamadığı, bu nedenle söz konusu parsellerin kadastro öncesi elbirliği mülkiyet hükümlerine tabi bulunup bulunmadığı, tüm kayıt malikleri ile ölenlerin mirasçılarının aynı dip murisin mirasçıları arasında yer alıp almadıkları, Mahkemece belirlenmediğinden, davanın sonuçlanması bakımından şu aşamada olayı nitelendirme yapma olanağının bulunmadığı-
Önalım hakkının kullanılması nedeniyle davalılar adına kayıtlı payın iptali ile davacılar adına tescili istemine ilişkin davada, bazı istisani hallerde önalım hakkının kullanılamayacağının kabul edildiği, önalım davasına konu payın ilişkin bulunduğu taşınmaz paydaşlarca özel olarak kendi aralarında taksim edilip her bir paydaş belirli bir kısmı kullanırken bunlardan biri kendisinin kullandığı yeri ve bu yere tekabül eden payı bir üçüncü şahsa satarsa, satıcı zamanında bu yerde hak iddia etmeyen davacının tapuda yapılan satış nedeniyle önalım hakkını kullanmasının dürüstlük kuralı ile bağdaşmayacağı-
Mahkemece, davacının dava konusu taşınmazlardaki payını karar tarihinden sonra satmak suretiyle paydaşlıktan çıkmış olduğu anlaşıldığından, davanın bu gerekçeyle reddine karar verilmek üzere hükmün bozulması gerektiği-
Kiralanan paylı mülkiyete konu ise pay ve paydaş çoğunluğunun sağlanması, elbirliği halinde mülkiyete konu teşkil ediyorsa tüm ortakların davaya katılmaları gerekeceği-
İlgili paydaş tarafından, müşterek mülkiyet konusu taşınmazın paydaşlar arasında uzun süreden beri devam eden eylemli kullanma sonucu oluşan kullanma biçimine aykırı davranışının önlenmesinin istenebileceği -
HMK'nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunlu olduğundan, adı geçen paydaşın davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekeceği-
Gerekli araştırma ve incelemenin yapılması, mahallinde üç kişilik uzman bilirkişi heyeti marifetiyle yeniden keşif yapılarak bilirkişilerden uygulamayı gösterir, denetime elverişli rapor ve kroki alınması, taşınmazın tamamının kullanım şekli tespit edilerek zeminde davacının kullandığı ya da taşınmazın niteliğine uygun kullanabileceği bir yer olup olmadığının belirlenmesi, böylece soruşturmanın eksiksiz tamamlanması, ondan sonra hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.