HMK'nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunlu olduğundan, adı geçen paydaşın davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekeceği-
Gerekli araştırma ve incelemenin yapılması, mahallinde üç kişilik uzman bilirkişi heyeti marifetiyle yeniden keşif yapılarak bilirkişilerden uygulamayı gösterir, denetime elverişli rapor ve kroki alınması, taşınmazın tamamının kullanım şekli tespit edilerek zeminde davacının kullandığı ya da taşınmazın niteliğine uygun kullanabileceği bir yer olup olmadığının belirlenmesi, böylece soruşturmanın eksiksiz tamamlanması, ondan sonra hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği-
30.01.2012 tarihinde açılan eldeki davanın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 107. vd. maddeleri hükmü gereğince belirsiz alacak davası olduğu, davacı vekilinin fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak ecrimisil talebinde bulunduğu halde, yanılgılı değerlendirme ile davacı vekilinin ıslah dilekçesine karşılık davalı vekilinin yapmış olduğu zamanaşımı itirazının dikkate alınarak ıslah tarihi itibariyle bir kısım ecrimisil talebinin zamanaşımına uğradığından bahisle davacı taraf yararına eksik ecrimisile hükmedilmiş olmasının doğru olmadığı-
Önalım hakkının, paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve payın üçüncü kişiye satılması ile kullanılabilir hale geleceği- Asıl davada davacılar tarafından murislerinin miras payına dayanılarak dava açılmış olup payın eşit olarak asıl ve birleştirilen davacılara paylaştırılmasında murisin mirasçıları olan davacılara "bir pay verilmek" suretiyle dava açan her bir paydaşa eşit olarak paylaştırılması gerektiği-
İstanbul ili, Silivri İlçesi, 54 ada 2 parsel ile 208 ada 47 parsel sayılı taşınmazlarda ortaklığın giderilmesi istemi-
Önalım hakkına konu davada muvazaa iddiasının kanıtlanması için keşfin tek başına yeterli delil oluşturmayacağı-
“Yararlanma hakkına yönelik elatmanın önlenmesi” istemini içe-ren davalarda, davacının çekişmeli yerde yararlanma hakkının bulunup bulunmadığının araştırıldıktan sonra, sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği -
TMK. m. 706, 6098 sayılı TBK. m. 237 ve Tapu Kanunun 26. maddesi hükümlerine göre, tapulu taşınmazların satış ve devri tapu sicil memuru önünde yapılacak resmi sözleşme ile geçerli olacağı- Elbirliği mülkiyetine tabi taşınmazlarda miras payının devri konusunda mirasçılar arasında yapılan sözleşmeler yazılı olmak koşulu ile geçerli olduğu, (TMK.nun 677. mad.) resmi şekil şartı öngörülmediği- Terekeye dahil taşınmazlar, paylaşılması ya da elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete çevrilmesi ile miras malı olmaktan çıkacağı, bu aşamadan sonra paydaşlar arasındaki ilişki miras ilişkisi olmayıp mal ortaklığına dönüştürüldüğünden paylı mülkiyet esaslarına göre malik olan kişiler arasındaki paylaşım ve pay devrinin genel kurala göre tapu sicil memuru önünde resmi şekilde yapılmasının zorunlu olduğu-
2005 yılında satın alma suretiyle edinilen, işyeri niteliğindeki balık lokantası olarak faaliyet gösteren taşınmaza ilişkin katılma alacağı davasında, tapu kaydındaki hisse dikkate alınmaksızın, dava konusu balık lokantasının davalı kadına devredildiği, hisse devrinin balık lokantası için yapıldığı, bu nedenle davaya konu balık lokantasının bozma sonrası karar tarihine en yakın güncel sürüm değeri artık değer kabul edilerek katılma alacağı hesabının yapılması gerekirken, tapuda yazılı hisse üzerinden karar verilmeyeceği-
Artık değere katılma alacağı isteği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.