Dava dilekçesinde iddiaların ileri sürülüş biçimi itibariyle davacı, TMK. mad. 185/3 fıkrasında belirtilen "sadakat yükümlülüğüne" aykırı davranmaktan dolayı, kişilik haklarının saldırıya uğradığı iddiasıyla davalı eşinden manevi tazminat isteminde bulunmuş olduğundan, davanın yasal dayanağının, bu hâliyle dava aile hukukundan kaynaklandığı ve davaya bakmakla aile mahkemesinin görevli olduğu- "Davanın hukuki dayanağının Türk Borçlar Kanunu’nun haksız fiile ilişkin hükümleri olduğu, boşanmaya sebep olan olay nedeniyle kişilik hakları zedelenen tarafın manevi tazminatı boşanma davasıyla birlikte isteyebileceği gibi, boşanmaya bağlı olmaksızın 'hakların yarışması' çerçevesinde genel hükümlere dayanarak da isteyebileceği, bir kişinin sorumluluğu birden çok sebebe dayandırılabiliyorsa, hâkimin zarar gören aksini istemiş olmadıkça veya kanunda aksi öngörülmedikçe, zarar görene en iyi giderim imkânı sağlayan sorumluluk sebebine göre karar vereceği, somut davada davacının manevi tazminat talebi boşanmadan bağımsız olarak haksız fiile ilişkin hükümlerden kaynaklandığından asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu, bu nedenle direnme kararının bozulması gerektiği" şeklindeki görüşün HGK çoğunluğu tarafından benimsenmediği-
2. HD. 10.04.2017 T. E: 2015/26296, K: 4109-
Boşanmaya sebep veren olaylarda kadın ağır kusurlu olduğundan yoksulluk nafakası talebinin reddine karar vermek gerektiği- Boşanmaya sebep olan olaylarda kadın ağır kusurlu olduğundan ve gerçekleşen kusurlu davranışlar aynı zamanda erkeğin kişilik haklarına da saldırı teşkil eder nitelikte olduğundan erkek yararına maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği-
Eşit kusurlu eş yararına maddi tazminata hükmedilemeyeceği-
Trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemi-
Zorunlu trafik sigortacısı tarafından zarar gören dava dışı üçüncü kişiye ödenen tazminatın ehliyetsizlik nedeniyle sigortalısından rücuen tahsili istemi-
Davalı-davacı kadının mirasçıları Türk Medeni Kanununun 181. maddesi uyarınca kusur belirlemesi yönünden davaya devam edeceklerini beyan ettiklerinden, mahkemece yargılamaya devam edilerek boşanma davaları konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına ve Türk Medeni Kanununun 181. maddesi uyarınca kusur belirlemesine karar verilmesi gerekeceği-
Davalı-davacı (kadın)'ın bir başka erkekle ilişkide bulunarak bu kişiden çocuk sahibi olduğu, bu suretle sadakat yükümlülüğünü ağır olarak ihlal ettiği, davacı-davalı (koca)'nın da güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında kadının daha ağır kusurlu kabul edilmesi gerekirken eşit kusurlu kabul edilmesi doğru olmasa da, TMK'nun 166/2 maddesi hükmü karşısında sonucu bakımından doğru olduğu- Kusur tespitinde hataya düşülmesi sonucu daha ağır kusurlu olan kadın yararına yoksulluk nafakası takdirinin doğru olmadığı, koca yararına manevi tazminat takdiri (TMK.174/2) gerektiği- Kocanın, kendisinin olmadığı açık olan çocuk için nafaka yükümlülüğü bulunmamasına rağmen tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmemesi gerektiği-
2. HD. 05.06.2018 T. E: 2016/19885, K: 7316-
2. HD. 21.06.2018 T. E: 2016/20110, K: 7815-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.