Yargılamanın son celsesinde tahkikatın bittiği tefhim edilip sözlü yargılama için gün ve saat tayin edilmeden hüküm verilmesinin hatalı olduğu- Mahkemece, HMK. 186 vd. gereğince sözlü yargılama için gün tayin edilip taraflara tebliğ edilerek ve sözlü yargılamada taraflara son sözleri sorularak hükmün açıklanması gerektiği- Davacının tazminat talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmamış olmasının hatalı olduğu-
Mahkemece hüküm kurmaya esas teşkil edecek biçimde yeterli araştırma yapıldığını söyleyebilme olanağının olmadığı, hâl böyle olunca, öncelikle tescile ilişkin dosyanın temini, kayıt maliklerinin mirasçılarının kimliğinin tespitine ilişkin başkaca bilgi ve belge bulunup bulunmadığının sorulması, getirtilecek belgelerdeki verilerden yararlanmak suretiyle kayıt maliklerinin mirasçılarının bulunup bulunmadığının Nüfus Müdürlüğü’nden araştırılması ve 5737 sayılı Yasa'nın 17. maddesindeki koşulların oluşup oluşmadığının değerlendirilerek hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
8. HD. 13.09.2018 T. E: 2015/22035, K: 15703-
Mahkemece, davalının kabul beyanına göre bu kişinin payı hakkında kabul kararı verilip, diğer davalılar aleyhine açılan davanın reddi gerekirken, bu kişiler hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesinin hatalı olduğu- HMK.nun 326 maddesi hükmüne aykırı olarak aleyhlerine hüküm verilmediği halde, davalıların harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin bir kısmından sorumlu tutulmalarının da hatalı olduğu-
Yargılamanın sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesinin iddia ve savunma ile ilgili delillerin eksiksiz toplanıp tartışılabilmesinin ve davanın süratle sonuçlandırabilmesinin öncelikle tarafların yargılamadan haberdar edilmesi ile mümkün olacağı kişinin hangi yargı merciinde duruşmasının bulunduğunu hakkındaki iddia ve isnatların nelerden ibaret olduğunu bilebilmesinin usulüne uygun olarak tebligat yapılması ile sağlanabileceği boşanan eşlere tebligat yapılırken boşanmadan sonraki ikametlerinin belirlenmeden tebligatın eski eşe yapılmasının usulsüz olduğu-
Hakkında hüküm kurulan H.U. taşınmaz üzerindeki binada bağımsız bölüm maliki olup, kendisine, açılan davada husumet yöneltilmemiş, dahili dava yoluyla davaya iştiraki sağlanmış olduğundan bir kimseye, dahili dava yoluyla taraf sıfatı kazandırılmayacağı ve onun hakkında hüküm kurulmasının da doğru olmadığı-
03.03.2011 tarihli arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesine dayalı olup, hak edildiği ileri sürülen bağımsız bölüm tapularının iptali ve davacı yüklenici adına tapuya tescili istemi-
İİK'nun 134. maddesinde ihalenin feshi nedenleri olarak sadece BK'nun 226. maddesinde yazılı nedenler de dahil olmak üzere, satış ilanının tebliğ edilmemiş olması, satılan malın esaslı niteliklerindeki hata ve ihaledeki fesat nedenleriyle ihalenin bozulabileceği, bunlara ek olarak gerek doktrinde gerekse Yargıtay uygulamasında; artırmaya hazırlık aşamasındaki hatalı işlemler, ihalenin yapılması sırasındaki hatalı işlemler, alıcının taşınmazın önemli nitelikleri hakkında hataya düşürülmüş olması hükümlerine yer verildiği - Somut olayda, mahkemece kabul edilen ihalenin feshi isteminin açıklanan fesih nedenleri arasında bulunmadığı - İcra müdürü haciz işlemini yaparken haciz tarihinde, taşınmazın borçlu adına kayıtlı olması zorunlu ve yeterli olacağı, böyle olduğu takdirde icra müdürünün haciz işleminde bir usulsüzlük bulunmadığı sonucuna varılacağı, somut ise olayda tescil kararı hacizden sonra verildiğinden ve tapudaki hacizlerin kaldırılması yönünde bir hüküm taşımadığından, haczin kaldırılması istemi 3. kişinin genel mahkemede açacağı davada tartışılabileceği ve bu karar sebebiyle ihalenin feshine karar verilmeyeceği - İİK 134
TKM.nin 170. maddesi uyarınca eşler arasında mal ayrılığı rejimi, 01.01.2002 tarihinden boşanma davasının açıldığı 17.11.2006 tarihine kadar 4722 sayılı Kanunun 10. maddesi gereğince, TMK.'nun 202. maddesine göre edinilmiş mallara katılma rejimi geçerli olduğu-
HMK'nın 165. maddesine göre bir davada hüküm verilebilmesi, başka bir davaya yahut dava konusuyla ilgili bir hukuki ilişkinin mevcut olup olmadığına kısmen veya tamamen bağlı ise mahkemece o davanın sonuçlanmasına kadar yargılama bekletilebileceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.