Tapu memurluğu huzurunda düzenlenen 16.02.1979 tarihli hibe senedine konu taşınmaz hakkında Borçlar Kanunu'nun 18. maddesi ve 01.04.1974 tarih 1/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca muris muvazaasından söz etmenin imkansız olduğu, bu senedin de tapulamada, hangi parsele uyduğunun yöntemine uygun biçimde belirlenerek senedin uyduğu belirlenen taşınmaz yönünden davanın reddinin gerekeceği-
Tapu iptali ve tescil davalarının kayıt malikine karşı açılacağı, eldeki davada, davanın R.,S. ve D.’a karşı açıldığı, bilahare R. ve S. davalı olmaktan çıkarılarak Serman ve D.'nın davaya dahil edildiği, dava tarihi itibariyle R. ve S.'in kayıt maliki olmadığı, usul hukukumuzda davaya dahil diye bir müessese bulunmayıp, bir kimseye dahili dava yoluyla taraf sıfatı verilemeyeceği gibi, hakkında hüküm kurulmasına da olanak olmadığı, kaldı ki, Serman ve D.’ya yapılan temliklerin tarihleri de gözetildiğinde 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 124. maddesinin uygulanma olanağının da bulunmadığı, tüm bu açıklamalar karşısında, Serman ve D. aleyhine usulüne uygun bir dava açıldığının söylenemeyeceği-
Tapu iptali ve terkin-
Temlik sözleşmelerinde bir süre kararlaştırılmış olsa bile böyle bir koşul TMK.nun 873 (eski MY.nın 788) ve 949 (eski 863) maddelerinin buyurucu hükümlerine aykırı düşeceğinden geçersiz olup böyle bir süre konulması sözleşme serbestisi ilkesiyle de bağdaşmayacağı-
Ehliyetsizlik iddiasına dayalı davalar tereke adına açılması gerektiğinden, mirasçılardan bir bölümünün payları oranında açtıkları davanın dinlenilmesine olanak olmadığı-
Çekişme konusu taşınmazlarda paydaşlardan birine karşı usulünce açılmış bir dava bulunmadığı takdirde, taşınmazlarla ilgili davaya dâhili davalı olarak dâhil edilip hakkında karar tesis edilemeyeceği-
Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteği-
Yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin davada, ihalenin dayanağı Belediye Meclis kararının iptaline karar verildiği, davalı 3. kişinin taşınmaz için bedel ödediği yönünde bir ispatının olmadığı, bilirkişi raporu uyarınca taşınmazın satış tarihindeki gerçek değeri ile tapu değeri arasında fark olduğu, davalıların devir işlemini İdare Mahkemesinin iptal kararının kesinleşmesinden kısa süre sonra yaptıkları gözetildiğinde, davalının iyiniyetli 3. kişi konumunda bulunmadığı-
Taraflar arasındaki tazminat, tapu iptali ve tescil davası-
Davada dayanılan maddi olaylar için birkaç hukuki sebebin bir arada gösterilmesinin usul ve yasaya aykırı bir yönünün bulunmadığı, hukuki sebeplerden bir tanesi diğer hukuki sebebin incelenmesine imkan verir nitelikte oldukça birden fazla hukuki sebep inceleme ve araştırma konusu olabileceği; mahkemece ehliyetsizlik iddiasına öncelik verildiğine göre davacının temyiz kudretinin olup olmadığı yönünde inceleme yaparak ortaya çıkan sonuca göre karar verilmesi gerektiği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.