Kira bedelinin tespiti istemine ilişkin davada, mahkemece, bilirkişi raporu ile tespit edilen kira bedelinden hak ve nesafet indirimi yapılması halinde belirlenecek kira bedelinin davalı tarafından ödenen kira bedelinden daha az olacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği; kira parasının miktarına ilişkin olarak taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunup mahkemeye müracaat edildiğine ve kira parasının dava yoluyla tespiti istenildiğine göre, kiracı olan taraf artırılması istenilen veya karar verilebilecek miktarı ve bundan daha fazlasını ödese bile dava reddedilmeyip kira bedelinin tespitine karar verilmesi gerektiği-
Sözleşmede kararlaştırılan tazminatın süresiz uygulanamayacağı, maktu tazminatın tarafları bağlayacağı süre sözleşmedeki teslim süresinin, gecikilen sürenin uzunluğu, öngörülen tazminat miktarı, geçen süre içinde gerçekleşen enflasyon, fiyat artışları, döviz fiyatları ve faiz oranlarındaki artış ve eksilişler ve rayiçlere göre istenebilecek miktar ile maktu tazminatın ödenmeye devam edilmesi halinde arsa sahibinin elde edeceği miktarlar da gözönünde tutulmak suretiyle bu hususta bilirkişi görüşünden de yararlanılarak, sözleşmedeki miktarın en az 1 yıl süreyle mutlak bağlayıcı olacağı ve maktuen belirlenen miktar ile rayiçlere göre saptanacak miktar arasında en az bir misli fark bulunması gerektiği de dikkate alınarak hakkaniyete uygun biçimde hakim tarafından takdir edilmesi gerekeceği, hakim tarafından belirlenen makul süreden sonraki gecikme tazminatı miktarının da; taşınmazın mevkii, konumu, ülkenin ve inşaatın yapıldığı yerin sosyo ekonomik koşulları da gözönünde tutulmak suretiyle ve sözleşmede kararlaştırılmış gecikme tazminatı yokmuş gibi gecikme tazminatının en az mahalli piyasa rayiçlerine göre mahrum kalınan kira bedeli kadar olacağı ilkesine göre bilirkişiye hesaplattırılması gerekeceği-
İhtiyaç nedeniyle kiralananın tahliyesi istemi-
Taraflar arasında 01.01.2010 başlangıç tarihli ve beş yıl süreli kira sözleşmesi bulunup tacir kiracı-şirket hakkında TBK'nun 346. maddesindeki muacceliyet şartını geçersiz kılan düzenlemenin 01.07.2012 tarihinden itibaren 8 yıl süre ile uygulanamayacağı gözetilerek muacceliyet koşulunun geçerli olduğunun kabulü gerekip kiralananın 17.03.2014 tarihinde tahliye edildiğinden geçerli olan muacceliyet şartı dikkate alınarak 01.01.2014 tarihinden kiralananın tahliye edildiği tarihe kadarki kira bedeli ile yoksun kalınan kira bedelinin de tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Dava sonuçlanıp derecaattan geçerek kesin hüküm halini aldığına, kararın açıklayıcı nitelik taşımasına Medeni Kanununun 705. maddesi hükmü gereğince taşınmazın mülkiyetinin tescilden önce davacı tarafa geçeceğine göre bahis konusu bankada bloke tutulan paranın serbest bırakılması için gerekli muktezanın yerel mahkemece tayininin icabettiği-
Alacaklının, depozito olarak aldığı 500 USD nun takip alacağından mahsubunu kabul ederek itirazın kaldırılması talebi için; İcra Tetkik Merciince 500 USD.nın takip tarihi itibariyle Türk Lirası karşılığı hesaplanarak kira parası borcundan düşülerek sonuca gidilmesinin gerekeceği-
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde arsa sahibine anahtar teslimi toplam altı adet daire verileceği teslimin yapı kullanma izin belgesi alındığı tarihte yapıldığının kabulü gerektiği fiili teslimlerin tam ve eksiksiz ifa niteliğinde olmadığı-
Davacı ile davalı Finansal Kiralama Şirketi arasında iki adet Finansal Kiralama Sözleşmesi imzalandığı ve toplam kira bedelinin finansal kiracı tarafından 27 ayda ödenmesinin kararlaştırıldığı ancak ödemede gecikme nedeniyle finansal kiralama şirketinin hesabı kat ederek ihtarname keşide ettiği ve verilen 60 günlük ödeme süresi sonunda temerrüdün oluştuğu ve davalı finansal kiralama şirketi borçlu tarafından edim yerine getirilmediği için elinde bulunan kambiyo senetlerini ve teminat olarak almış olduğu ipoteği icra takibine tahsil amacı ile koymuş olduğu, kambiyo senetlerinin borçlusu dava dışı kişiler olduğu ve davalının, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla kambiyo senetlerine ve ipoteğe müracaat etmesinde bir usulsüzlük bulunmadığı- Davalı finansal kiralama şirketinin takip tarihi itibariyle sözleşmeden doğan alacağın konusunda uzman bir bilirkişi aracılığıyla belirlenip hükme esas alınan bilirkişi raporuna yapılan itiraz da gözetilerek bir karar verilmesi gerekeceği-
Pay ve paydaş çoğunluğu sağlanarak kira sözleşmesi düzenlenmeksizin davalı tarafından kullanılan merdivenaltı şeklinde tanımlanan kısmın ayrık tutulmak suretiyle ecrimisile hükmedilmesinin doğru olmadığı- Davalının, dosyada mevcut belge içeriğine göre taşınmazı tahliye ettiğini ve yargılama giderlerinden sorumlu tutulmaması gerektiğini belirttiği, ancak, sözü edilen belge davalı ve davacı paydaş ...... arasında düzenlendiğinden, belgeyi imzalayan paydaşın diğer paydaşları da temsilen imzalayıp imzalamadığı, belgenin diğer paydaşlar yönünden bağlayıcı olup olmadığı hususları değerlendirilerek yargılama giderlerine hükmedilmesi gerekeceği- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 267. maddesi uyarınca bilirkişi sayısının bir veya birden fazla kişiden oluşması gerektiği gözetilmeden iki kişi tarafından düzenlenen bilirkişi raporuna itibar edilmek suretiyle karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
İcra takibindeki yasal otuz günlük ödeme süresi dolmadan icra mahkemesinde sevhen açılan davadan feragat eden davacının  bu feragatinin hakkın özüne ilişkin olmadığı ve sonradan dava açılmasına engel oluşturmadığı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.