Mahallinde uzman bilirkişi heyeti ile birlikte yeniden keşif yapılarak dava konusu taşınmazların tapu kaydındaki nitelikleri gözetilerek fiili zemindeki durumlarının tespit edilmesi, davalıların hangi taşınmazı ne şekilde tasarruf ettiklerinin saptanması, çekişmeli yerlerde haksız kullanımlarının bulunup bulunmadığının kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi, haksız kullanımın varlığının tespit edilmesi halinde davacı payına isabet eden ecrimisilin saptanması, bilirkişilerden uygulamayı gösterir, denetime elverişli rapor alınması, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Dava, paydaşlar arası elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir. Davacılar vekili, taraflara muris babalarından intikal eden ev, depo ve zeytinlik niteliğindeki ... sayılı taşınmazın murisin ölüm tarihinden bu yana davalı tarafından kullanıldığını öne sürerek elatmanın önlenmesine, her bir davacı için dava tarihinden geriye dönük olarak 6.500'er TL, ihtarnamenin tebliğ tarihinden sonrası için ise aylık 150'şer TL ecrimisilin faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.HMK’nın 26. maddesinde; "Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Ancak; taşınmazda bulunan depo yönünden davacılar tarafından dava tarihinden geriye dönük olarak beş yıllık ecrimisil istendiği halde, mahkemece talep aşılmak suretiyle, dava tarihinden geriye doğru 12 yıllık dönem hesaplanarak ecrimisile hükmedilmesi doğru görülmemiş, hükmün depo için hesaplanan ecrimisil bedeli yönünden bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
E.tmanın önlenmesi ve ecrimisil talebine-
İlke olarak, kira geliri üzerinden ecrimisil belirlenmesinde, taşınmazın dava konusu ilk dönemde mevcut haliyle serbest şartlarda getirebileceği kira parasının, emsal kira sözleşmeleri ile karşılaştırılarak, taşınmazın büyüklüğü, niteliği ve çevre özellikleri de nazara alınarak yöredeki rayice göre belirleneceği, sonraki dönemler için ecrimisil değerinin ise ilk dönem için belirlenen miktara ÜFE artış oranının tamamının yansıtılması suretiyle bulunacak miktardan az olmamak üzere takdir edileceği-
Gerek müşterek gerek iştirak halinde mülkiyete konu olan taşınmazların tabii ve medeni semerelerinden bir paydaşın pay isteyebilmesi için «yararlanmadan alıkonulma» (istifadan men) koşulunun gerçekleş-mesine gerek olmadığı, buna karşın paylı taşınmazdan kullanma yolu ile elde edilen faydalanmalardan, diğer paydaşların yararlanmadan alıko-nulmadıkça pay isteyemeyecekleri –
Kayden paydaş olan davacıların payları oranında davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken mutlak olarak davalının elatmasının önlenmesine karar verilemeyeceği-
Çekişme konusu 937 ada 3 sayılı parselin üzerinde dört katlı ev ve müştemilatı bulunan çay bahçesi vasfında bir taşınmaz olup, bu taşınmaz yönünden paydaşlar arasında fiili kullanma biçiminin oluşmayıp, üzerindeki binanın 2. katındaki dairenin boş olup, çekişme konusu 923 ada 26 sayılı parselin çay bahçesi olarak kayıtlı olup bilirkişi raporunda tarla vasfında olduğunun tespit edilip bizzat davalı ... tarafından kullanılarak bu taşınmaz yönünden intifadan men koşulunun oluşmadığından 937 ada 3 ve 923 ada 26 sayılı parseller hakkındaki davanın reddedilip, 937 ada 4 sayılı parsel üzerindeki dükkanın davalı ... tarafından ve aynı parseldeki çay bahçesi bölümü ile 923 ada 3 sayılı parseldeki binanın her iki davalı tarafından birlikte kullanıldığı gözetilerek ecrimisil hesabının yapılıp, 11, 15 ve 21 sayılı parseller bakımından davalı ...'nın ecrimisilden sorumlu tutulması gerektiği-
8. HD. 09.07.2020 T. E: 2018/7895, K: 4752-
Dosyanın incelenmesinden, davacıların .......... Sulh Hukuk Mahkemesi’nin ............... Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine ortaklığın giderilmesi davası açtığı anlaşıldığından, bahsi geçen davada dava dilekçesinin davalıya tebliği tarihinden itibaren hesaplanacak ecrimisilin davalıdan alınmasına karar verilmesi gerekeceği-
Davacının ecrimisil talebi kısmen kabul edildiği halde, ecrimisil isteğinin tamamı kabul edilmiş gibi hüküm kurulmuş olması doğru olmadığı gibi, yargılama sırasında kendisini vekille temsil ettiren davalı taraf yararına reddedilen bölüm üzerinden vekalet ücreti takdir edilmemiş olmasının ve yargılama giderlerinden davanın kabul ve ret oranına göre tarafların sorumlu tutulmamış olmalarının da doğru olmadığı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.