Bir kimse kendisine veya yasanın himaye ettiği bir hakka dayanarak, üçüncü bir şahsa ait bir taşınmaz üzerine ayrılmaz parça (mütemmim cüz) niteliğinde yapı inşaa etmiş, imar uygulaması sonucu bu yer davacıya ait imar parseli içerisinde kalmış ise, kendi arzu ve iradesi dışında idari kararla oluşan bir durum söz konusu olduğundan yapı inşaa eden kişinin kusurlu sayılamayacağı-
Her bir dönemin getirdiği ecrimisil miktarı ayrı ayrı belirlenerek tahakkuk tarihleri itibariyle kademeli olarak faize hükmedilmesi gerekirken toplam ecrimisil miktarına tahakkuk ettiği aylardan itibaren faiz uygulanmak suretiyle yazılı şekilde karar verilmiş olmasının doğru olmadığı-
Çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkin davada, davacı tarafın 2012 yılından itibaren ecrimisil isteğinde bulunduğu gözetilerek üç kişilik kadastro fen memuru veya mühendisi ile ziraat mühendisi sıfat ve yeteneğini taşıyan uzman bilirkişiler ile yerinde yeniden keşif yapılarak dava konusu yerin kapsamının açıkça belirlenmesi, önceki raporlar ve aplikasyon krokileri arasındaki çelişkinin giderilmesi, saptanacak duruma göre ecrimisil hesabının yapılması, ondan sonra bir karar verilmesi gerekeceği-
Paydaşlar arasında el atmanın önlenmesi, eski hale getirme ve ecrimisil istekleri-
İhale tarihi ve sonrasındaki satışlar nazara alınıp davacıların çekişmeli taşınmazlardaki mülkiyet durumu gözetilerek hesaplanacak ecrimisile hükmedilmesi gerekirken davacıların çekişmeli taşınmazlarda malik olmadıkları dönemler için de hesaplanan fazla ecrimisile hükmedilmesinin doğru olmadığı; davacıların çekişme konusu taşınmazları davalıya kiraya verdiklerinin ve kira bedelini aldıklarının saptandığı hâlde mükerrer ödemeye yol açacak şekilde ecrimisile hükmedilmesi, dava konusu taşınmazlarda ecrimisilin murisin 1/2 payı üzerinden davacıların miras payları oranında hesaplanması gerektiği-
Çekişmeye konu parsel bakımından paya vaki elatmanın önlenmesine karar verilmesi ile yetinilmesinin gerekeceği-
Tapulu taşınmaz içerisinden çıkarılmış olsa bile, yer altından ka-zılarak çıkartılan suyun “özel su” olmayıp “yeraltı suyu” ve dolayısı ile “genel su” sayılacağı-
‘Müdahalenin men’i ve kal’ istemine ilişkin ilamın icra müdürlüğünce ne şekilde infaz edildiğinin, mahallinde keşif yapılarak belirlenmesi gerekeceği–
Yasal önalım hakkının kullanılması için öngörülen üç aylık hak düşürücü süre, satışın, alıcı veya satıcı tarafından önalım hakkı sahibine noter aracılığıyla bildirildiği tarihten itibaren işlemeye başlar ve önalım hakkı sahibinin satışı kesin olarak başka bir şekilde öğrenmiş olması sürenin işlemesine yol açmaz, bu haktan feragatin de geçerliliği yazılı şekilde yapılmasına bağlı olup bu şekilde bildirim yapılmayan hak sahibinin iki yıl içinde açtığı dava süresinde olduğu ve davacının dava yoluyla yasal önalım hakkını kullandığı-
Her iki taşınmaz arasında yer alan, gerek kadastro paftasında ve gerekse imar haritasında yol olarak görünen kısmın belediye tarafından düzenlenerek imar yolu haline getirilmemiş ve kamu yararına açılmamış olmasının davalının bu yere elatmasını haklı göstermeyeceği, o halde, bu yoldan faydalanan ve elatmadan doğrudan zarar gören herkesin elatmanın önlenmesi davası açabileceği ve bu davanın dinleneceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.