Taraflar arasındaki sözleşmeye göre araçlara takografların takılmasına ilişkin işlemlerin alıcı-davalı tarafından gerçekleştirilmesi gerektiği, davalı-alacaklı tarafından bu işlemin araçların fatura tarihi 30.11.2012 tarihinden sonra 06.02.2012 tarihinde monte edildiği, TUV tarafından 12.12.2012 tarihinde yapılan ilk muayeneden geçemeyip, 14.12.2012 tarihinde yapılan 2. muayenede araçların trafiğe çıkmalarının uygun olduğunun tespit edildiği, davalının araçların trafiğe tescil işlemlerini 24.12.2012 tarihinde tamamladığı, bu durumda araçların faturasının kesildiği tarihten tescil edildikleri tarihe kadar davacı taraftan kaynaklanan bir sebeple tescil tarihinin ve buna bağlı olarak teslim tarihinin geç gerçekleştiği sonucuna varılamadığından davalının takas defi konusu alacağının kabul edilemeyeceği-
İstihkak davalarında alacak miktarı ile hacizli malın kıymetinin hangisi az ise, onun üzerinden harç alınması gerekeceği–
Külli tasfiyenin söz konusu olduğu durumlarda takas ve mahsubun Mahkemece, değerlendirilmesi ve bu konudaki görüşünün ortaya konulmasının zorunlu olacağı-
Haksız mal edinme iddiasına dayalı bir geri alma davasında, davalı indirimi gerekli bir kısım giderleri olduğunu, ya da TBK'nın 227/2. ve 475/2. maddelerinde olduğu gibi, bir indirim yapılması gereğini savunursa, yapılması gereken işin mahsup olduğu-
Somut olayda, asıl davada davalı arsa sahibinin, davacıdan gecikme tazminatı alacağı bulunduğuna yönelik savunması mahsup itirazı, ... İcra Müdürlüğü'nün ... sayılı dosyasında takibe konu itiraza uğramayan senetli alacağı bulunduğuna yönelik savunmasının ise takas def'i niteliğinde olduğu-
Davalı yüklenicinin 10.10.2014 tarihli sözleşme uyarınca 16.10.2015 tarihinde alınan tadilat ruhsatı ile gerçekleştirdiği fazla imalata yönelik savunmasını ayrıca karşı dava açmaksızın eldeki davada takas def’î ve mahsup itirazı şeklinde ileri sürüp süremeyeceği, buradan varılacak sonuca göre mahkemece fazla yapılan inşaat için gerekli olan imalat süresinin bilirkişilere hesaplattırılarak inşaat süresine eklenmesinin ve davacılara ödenmesi gereken gecikme tazminatının yeniden belirlenmesinin gerekip gerekmediği-
Ticari nitelikteki genel kredi sözleşmesine ilişkin uyuşmazlıkların ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiği-
Eşler arasında mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu tarihte satın alınan ve davalı eş üzerine tescil edilen taşınmaz üzerinde tarafların katkı payı oranları belirlenirken evlilik tarihinden taşınmaz alım tarihine kadar taraf gelirleri, tasarruf edecekleri miktar, TMK. 152 gözetilerek bulunan katkı payı oranlarının dava konusu taşınmazların dava tarihi ile belirlenen piyasa sürüm değeri ile çarpımı neticesinde bulunacak miktarların dikkate alınması gerektiği- Katkı payı lacağı ile katılma alacağının karşılık olarak takas-mahsup edilebileceği-
Mahkemece, asıl ve birleşen davada, dava konusu edilen davacı alacağının miktarının, davalı yönünden bilinebilir, hesap edilebilir, belirlenebilir yani likit alacak niteliğinde olduğu gözetilerek, yargılama sonunda itirazın haksızlığı belirlenen alacak tutarı üzerinden davacı yararına İİK'nın 67/2. maddesi uyarınca icra inkâr tazminatına hükmedilmesi gerekeceği-
Alacağın temlik edilmiş olmasının takas mahsup talebine engel olmayacağı, dolayısıyla alacağın temlik edilmiş olması sebebiyle temlik alana karşı takas mahsup talebinde bulunulamayacağı yönündeki mahkeme gerekçesinin isabetsiz olduğu-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.