22. HD. 24.10.2018 T. E: 12907, K: 23098-
Davacı dava dilekçesinde talep ettiği kıdem tazminatına dava tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizi talep etmiş olup talep gözetilerek kıdem tazminatına dava dilekçesi ile talep edilip hüküm altına alınan bölümüne dava tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizi yürütülmesi gerekirken fesih tarihinden itibaren faiz yürütülmesi hatalı olup bozma nedeni olsa da bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmeyeceğinden hükmün düzeltilerek onanması gerektiği-
22. HD. 06.02.2019 T. E: 2017/19417, K: 2518-
Davalının asıl işi konut üretmek ise de, bu durumun işi yükleniciye gördüremeyeceği anlamına gelmediği- Somut davada, konut inşaatı işinin çevre düzenlemesi dahil tümüyle davalı şirkete ihale edildiği, işin bölünerek verilmesi söz konusu olmadığı gibi, kendisinin bu işte işçi çalıştırmadığı; işin sözleşme ve ekleri ile fen ve sanat kurallarına uygun yapılıp yapılmadığının denetimi için personel bulundurmasının 'asıl işveren' olduğu sonucunu doğurmayacağı, denetim yetkisini aşan ve işveren olarak kabulünü gerektiren yetkisinin bulunmadığı, bu nedenle davalının 'ihale makamı' olduğu-
Feshin geçersizliğine ve işe iadesine-
Uyuşmazlık, davacının devredildiği Kurumun taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı, yararlanabilecek ise hangi tarihten itibaren yararlanmaya başlayacağının belirlenmesine ilişkindir...
Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye (375 sayılı KHK) eklenen geçici 23 üncü madde kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacıya kadroya geçiş esnasında ve daha sonraki dönemde ödenmesi gereken ücretin tespiti ile davacının dava konusu fark işçilik alacaklarının bulunup bulunmadığına ilişkindir...
Yaklaşık 3 yıla yakın bir süreye ilişkin TİS artışlarından kaynaklanan alacaklarını belirlemesi davacı işçinin eğitim ve sosyal durumu dikkate alındığında davacı işçiden beklenemeyeceği gibi, söz konusu alacakaların belirlenebilmesi için işverende bulunan bilgi ve belgelerin verilmesi gerektiğinden ve tahkikata ihtiyaç duyulduğundan, mahkemece davanın belirsiz alacak davası olarak görülmesinin ve davanın kabulüne karar verilmesinin yerinde olduğu-
22. HD. 27.03.2019 T. E: 2016/6559, K: 6808-
Takip konusu alacak hesaplama sonucu bilirkişice tesbit edilen miktardan farklı bulunduğuna göre, alacak likit olmayıp icra inkar tazminatının hükmedilmemesi gerekeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.