Borçlunun hacizden önceki bir dönemde “haczi mümkün olmayan bir mal veya hakkının haczedilebileceğine” dair, alacaklı ile yapmış olduğu anlaşmanın geçerli olmayacağı-
Borçlu Üniversitenin malları İİK'nun 82/1-1. maddesine göre devlet malı niteliğinde olduğundan haczedilemeyeceği-
Şikayete konu icra takip dosyasına, haciz konulan Banka hesabından şikayet tarihinden sonra para gönderildiğinin, alacaklılara ödendiğinin ve alacaklı vekilinin hacizlerin kaldırılması talebi üzerine İcra Müdürlüğü'nce ilgili bankaya haczin kaldırılmasına dair yazı yazıldığının anlaşıldığı, haciz nedeniyle hesaptan gelen paranın ödenmesinin haczedilmezlik şikayetinin esasının incelenmesine engel olmadığı-
Ödendiği halde halen tapu sicilinde var gözüken ipoteğin, haczedilmezlik şikayetinde bulunulmasına engel teşkil etmeyeceği–
Ek ödeme, maaş gibi İİK’nun 83. maddesi çerçevesinde kısmen haczedilebileceğinden, ek ödemenin 1/4’ü dışında kalan kısmı üzerindeki "haczin kaldırılmasına" karar verilmesi gerektiği- Borçlu "bloke konulan banka hesabının maaş hesabı olduğunu ve bu hesap üzerine bloke konulduğundan maaşının tamamını alamadığını" belirterek maaş hesabı üzerindeki blokenin kaldırılmasını da şikayet konusu yaptığından, icra mahkemesince hesabın maaş hesabı olduğunun tespit edilmesi halinde, icra müdürlüğünce daha evvdelden borçlunun maaşının 1/4 üne haciz konulmasına ilişkin karar verildiği görülmekle, banka hesabındaki maaşın 1/4 ünü aşan kısmı üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği-
Muhtarlara verilen ödeneğin haczedilmez olduğunu belirleyen bir yasal düzenleme bulunmadığı-
Sermaye şirketlerinde alacaklıların, alacaklarını, o ortağa düşen kâr veya tasfiye payından almak yanında, borçlularına ait olan, senede bağlanmış veya bağlanmamış payların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun taşınırlara ilişkin hükümleri uyarınca haczedilmesini ve paraya çevrilmesini isteyebileceği- Haczin, istek üzerine, pay defterine işleneceği- TTK'da yapılan bu değişiklik ile sermaye şirketi olan limited şirketlerde ortaklardan birinin kişisel alacaklısına, 6762 sayılı TTK'nun 145. maddesinin aksine, ortağın ortaklık payının haczini ve paraya çevrilmesini isteme hakkı tanıdığı, ancak bunların dışında 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 133. maddesinde limited şirket ortağının şahsi borçları nedeniyle alacaklının limited şirketin fesih ve tasfiyesini isteme hakkı düzenlenmediği-
Mahkemece, satışa konu aracın ticari plakasının belediyede bulunan hususi sicil marifetiyle haczinin mümkün olduğu, söz konusu ticari plakanın tek başına da değerinin olduğu ve haczedilip satılabileceği, şikâyet olunanların ticari plaka üzerinde usulüne uygun konulmuş haczinin bulunmadığı gerekçesiyle, şikâyetin kabulüne karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yönün bulunmadığı-
Borçlunun Bağkur'dan almakta olduğu emekli maaşına, borçlunun muvafakati olmaksızın haciz konulduğu dikkate alındığında, 5838 Sayılı Yasa'nın 32/2-b maddesi ile değişik 5510 Sayılı Kanun'un 93.maddesi uyarınca şikayetin kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Haczi kabil olmayan paralar ile haczi mümkün olan paraları karıştırmak suretiyle havuz hesabı oluşturan borçlu belediyenin iddiasını ispat imkanını kendisinin kaldırdığı sonucuna varılmasının gerekeceği, borçlu belediyenin haczi kabil olmayan paralar ile haczi mümkün olan paralarını ayrı hesaplarda tutması yerine havuz hesabı oluşturmasının da iyi niyetle bağdaşmayacağı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.