Davanın mirasçılar arasında açılıp yürüyen bir dava olduğu konusunda kuşku bulunmamaktadır. Bu durum karşısında mirasçılardan bir kısmının davayı kabul etmesine değer vermek gerekir. Bunu engelleyen bir kanun hükmü de bulunmamaktadır. Bir mirasçı terekeye dâhil bir taşınmaz için miras payı veya miras payının devri hukuki sebeplerine dayalı olarak diğer mirasçılara karşı her zaman tek başına dava açma olanağına sahip bulunmaktadır. TMK.’nun 702. maddesinde yer alan oybirliği kuralı mirasçılar arasında açılıp yürüyen davalarda uygulanmamaktadır. Bu tür davalar anılan kuralın istisnasını oluşturmaktadır. Davalılardan bazıları davayı kabul ettiklerini bildirmişlerdir. Bu durumda davayı kabul eden kişilerin payları bakımından davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesinin hükmün bu nedenle bozulmasına sebep olacağı-
TMK'nun 677/son (743 sayılı TKM'nin 612) maddesi gereğince taraflar arasında Noterde yapılan sözleşmenin, mirasçılar arasındaki paylaşıma katılma yetkisi vermeyeceği, ancak paylaşma sonucunda mirasçılara özgülenen payın kendisine verilmesini isteme hakkını sağlayacağı-
Mirasbırakanın sağlığında, mirasçılardan birisinin miras payını -ivazlı ya da ivazsız- mirasbırakanın oluruyla başka bir mirasçıya devredebileceği -
Miras payının devri sözleşmesinden sonra el birliği ortaklığı paylı mülkiyete dönüştürülerek tapuda mirasçılar adına tescil işlemi gerçekleştiğinden sözleşmeden dönme nedeniyle pay devri sözleşmesi bozulmuş olduğundan davanın reddi gerekeceği-
Her iki içtihadı birleştirme kararının kapsamında da görüldüğü üzere geçersiz sözleşmeye dayalı bedelin istenmesinin mümkün olduğu, davacının, harici satış senedine dayalı olarak iptal ve tescili sağlamadığını ve artık ümidinin kesildiğini, açtığı bu davayla öğrenmiş bulunduğu, içtihadı birleştirmede sözü edilen ferağdan dönme ve imtina tarihinin, saptanan bu durum karşısında harici satış senedinin düzenlendiği 10.01.1996 tarihi olmayıp davanın açıldığı 04.05.2011 tarihi olduğunun kabulünün gerekeceği, şu durum karşısında Borçlar Kanunu’nun 125. maddesinde açıklanan on yıllık zamanaşımı süresinin somut olayda dolmadığı-
TMK.nun 676. maddesine göre mirasçılar arasında terekeye dahil tapulu bir taşınmazdaki pay devrinin yazılı olması şartı ile geçerli olduğu, davacının dayanmış olduğu 02.06.2004 tarihli sözleşme anılan yasa maddesine uygun olarak düzenlenmiş ise de, pay devrinden sonra tarafların bir araya gelerek tapuda paylı şekilde intikal yaptığından taraflar arasındaki sözleşmeye değer verilerek yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı, çünkü tapuda resmi biçimde yapılan işlem sonucu (elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi) mirasçıların 02.06.2004 tarihli paylaşım sözleşmesinden döndüklerinin ve sözleşmenin böylece bozulduğunun kabulünün gerekeceği-
Yargılamanın iadesi sebeplerinin hangisinin esas alındığı ve süreye ilişkin hangi bendin uygulandığı yeterince açıklanmadan 3 aylık süre geçtiğinden bahisle davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektiği-
TMK.nın 676 ve müteakip maddelerine dayalı miras taksim anlaşmasından kaynaklanan tapu iptali ve tescil isteği-
Ülkemizde yaşanan ve uzun yıllar boyu yüksek oranlarda seyreden enflasyon nedeniyle belli bir miktar paranın verildiği tarihteki alım gücü ile aynı miktar paranın aradan geçen zamana bağlı olarak iade günündeki alım gücünün farklı ve çok daha az olduğu- Miras payı devir senedinde yer alan bedelin, denkleştirici adalet kuralları gereğince TEFE-ÜFE endeksleri, altın-döviz kurlarındaki artışlar, memur ve işçi ücretlerindeki artışlar gözetilerek dava tarihine kadar ulaştığı değerin saptanması ondan sonra davacı vekilinin bedel isteği konusunda oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, denkleştirici adalet ilkesi gözetilmeksizin yapılan hesaba dayalı olarak kararı verilmesinin hatalı olduğu-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.