Takibin kesinleşmesinden önceki devreye ilişkin olan zamanaşımı itirazının beş günlük yasal süre içinde ileri sürülmesi gerekeceği-
Borçlu tarafından, dosya borcunun tamamı icra dairesine depo edilmiş olmakla, hacizlerin devamında bir yarar kalmayacağı- Borcun tamamının yatırılması karşısında, şikayete konu hacizlerin aşkın hale geleceği-
İcra mahkemesinin taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen "yetki itirazının kabulüne" dair bu kararının, temyiz edilmeyerek kesinleşmiş olduğu, alacaklı vekilinin gönderme talebinin ise bu tarihten itibaren iki haftalık kesin süreden sonra yapıldığı anlaşıldığından, mahkemece, kamu düzeni ile ilgili olan HMK. mad. 20 uyarınca re’sen takibin açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği-
Yoksulluk nafakasına toptan veya durumun gereklerine göre irad şeklinde ödenmesine karar verilebileceği (743 s. MK. mad. 145, şimdi; MK. 176), ilamda yoksulluk nafakasının irad şeklinde ödeneceğine dair bir hüküm bulunmadığından yoksulluk nafakasının toptan ödenmesine karar verildiğinin kabulü gerekirken, icra hakiminin yorum yolu ile anılan nafakanın dönemsel olduğu yönündeki belirlemesinin isabetsiz olduğu- İlama ilişkin 10 yıllık takip zamanaşımı süresinin tebliğ tarihinden itibaren başlayacağı-
İİK'nun 78. maddesi gereğince, alacaklı ödeme emrinin tebliğinden itibaren 1 yıllık süre içerisinde haciz talebinde bulunduğuna göre, bu haczin düşmesinden sonra takibe devam edebilmek için takibin yenilenmesine ve yenileme harcı ödenmesine gerek bulunmadığı, bu nedenle alacaklının haciz talebi içermeyen yenileme talebi icra takip işlemi niteliğinde olmadığından bu talebin zamanaşımını kesmeyeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.