İİK.nun 72. maddesine göre, borçlunun icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu olmadığını ispat için menfi tespit davası açılabilmesi gerekeceği-
Takip konusu çek borçlusunun iptal başvurusu üzerine alacaklı tarafça verilen cevap dilekçesinde çekin ‘teminat çeki’ olduğu belirtildiği durumda şikayetçi borçlunun iptal başvurusunun kabulü gerekeceği-
Faktoring uyuşmazlıklarında herşeyden önce faktoring şirketinin, faktoring işlemine konu alacağı 6361 s. Kanun’un 9/2 maddesindeki koşullara uygun olarak temlik alıp almadığı hususunun mahkemece kendiliğinden değerlendirilmesi gerektiği-
Davalı menfi tespit davasının yargılaması sırasında öldüğünden, mirasçılarına davetiye çıkarılarak duruşma gününden haberdar edilmeleri ve taraf teşkili sağlanarak yargılamaya devam edilmesi gerekeceği-
İcra takibinden önce açılacak olan menfi tesbit davalarında yetkili mahkemenin HUMK''nun 9 vd. (şimdi; HMK.'nun 6 vd.) maddelerine göre genel hükümlere göre belirleneceği-
Alacaklı vekilinin ‘takip konusu çekin protokole bağlı olarak borcun ödenmesi amacıyla verildiğini, teminat için verilmediğini’ cevabında bildirmesi ve belge içeriğinde takibe konu çekin protokolde yazılı borcun ifası amacı ile ya da teminat amacıyla verildiğine ilişkin bir yazı bulunmaması karşısında, çekin ‘teminat çeki’ olarak kabulü mümkün olmadığından şikayetin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Keşide yerinin hiçbir duraksamaya yer vermeyecek şekilde açık olarak gösterilmesi gerektiğinden, keşide yerinin «TRB.» şeklinde kısaltılması halinde dayanak belgenin çek niteliğinde sayılmayacağı-
Dava konusu çek arkasındaki cirolarda rehin ile ilgili açıklama bulunmadığından çekin temlik cirosu ile devredildiğinin kabulü gerektiği- Davalı banka tarafından yazılan cevapta, çekin verilen krediye karşılık teminat olarak alındığına yönelik açıklamanın da çekin rehin cirosuyla verildiğini göstermeyeceği-
Haciz tutanaklarının İİK. mad. 105 kapsamında geçici aciz belgesi niteliğinde olduğu, davalıların kardeş, dava konusu taşınmazın tapudaki satış bedeli ile gerçek bedeli arasında misli fark bulunduğu görüldüğünden, tasarrufun İİK. mad. 278/3,1-2,  280/1 gereğince, dava konusu taşınmazın halen borçlu ve kardeşi tarafından bedelsiz kullanılması nedeniyle diğer tasarrufun da İİK. mad. 280/1 gereğince iptale tabi bulunduğu, menfi tespit dava­sının, daha önce açılmış olan tasarrufun iptali davasını etkilemeyeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.