Borçlu şirketin tebligat yapılan adresi bilahare değiştirilmiş ve bu değişiklik ticaret sicil gazetesinde tebliğ tarihinden sonra ilan edilmiş olduğundan ve değişiklik, TTK. mad. 36 uyarınca, üçüncü şahıslar hakkında ticaret sicil gazetesinin yayım tarihinden sonra hüküm ifade edeceğinden, yapılan tebligatın usulüne uygun olduğunun kabulü ile borçlu şirketin isteminin reddine karar verilmesi gerektiği-
Davalıya duruşma günü ve dava dilekçesi tebliği mernis adresi olduğu anlaşılan adreste Tebligat Kanununun 35. maddesine göre tebligat yapılabilmesi için bu adreste kişiye aynı dava dosyası ile ilgili daha önce usulüne göre tebligat yapılmış olması gerektiği; aksini kabulünün savunma hakkının kısıtlanmasına neden olacağı-
İlanen tebligatın geçerli olması için muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi öncelikle araştırılması gerektiği-
; kesinleşen takip nedeniyle kiralananın tahliyesi istemi-
Borçlu, "senet üzerindeki imzanın kendisine ait olmadığını" alacaklı ise; "borçlunun imza incelemesine esas olacak imza örneklerinin bulunduğu resmi ve özel mercileri" beyan etmiş ve bunun üzerine, mahkemece, borçluya ait mukayeseye esas imzaların bulunduğu belgeler celbedilmiş olduğundan, öncelikle, ilgili yerlerden getirtilen ve dosya kapsamına bulunan borçluya ait karşılaştırma yapmaya elverişli imzaların esas alınması suretiyle usulünce bilirkişi incelemesi yaptırılması, bilirkişi tarafından dosyaya celbedilen imza örneklerinin rapor tanzimine yeterli görülmediğinin belirtilmesi durumunda ise, borçluya İİK. mad. 68a/5 uyarınca meşruhatlı davetiye tebliğ edilerek, geldiğinde, imza ve yazı örnekleri alınıp bilirkişi incelemesi yaptırılmak sureti ile sonuca gidilmesi gerekirken, mahkemece bu usule uyulmadan doğrudan borçluya meşruhatlı davetiye gönderilerek gelmediğinden bahisle istemin reddi isabetsiz olduğu-
Takibin şekline göre İİK.nun 62/1.maddesi uyarınca her türlü itirazın muttali olunan tarihe göre yedi gün içinde icra dairesine yapılması gerekeceği-
Borçlunun ticaret sicil adresinde borçlu şirket yetkilileri ve çalışanı bulunmadığına göre tebligat memurunca tebliğ işleminin 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21. maddesine göre yapılmasında yasaya aykırılığın olmadığı- Muhatabın adreste bulunmaması halinde, bunun nedeninin belirlenmesi ve tevziat saatinden sonra adrese dönüp dönmeyeceğinin tesbit edilmesi gerçek kişiler yönünden zorunlu olup, hükmi şahısların sıfatı ve niteliği itibariyle böyle bir araştırmanın yapılmamış olmasının, tebligatın usulsüzlüğü sonucunu doğurmayacağı-
Mahkemeden çıkma kararının onaylı bir örneğinin ortağa tebliğinin zorunlu olup, tebliğinden itibaren üç ay içerisinde genel kurula itiraz edilebileceği ya da mahkemeye dava açılabileceği aksi halde ihraç kararının kesinleşeceği- Dava açılmasına ilişkin bu sürenin hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece de re'sen dikkate alınması gerektiği- Ortağın, tüm unsurları ile birlikte ihraç kararının içeriğini bildiğini kanıt yükünün davalı kooperatife ait olduğu- Ortağın ihraç kararının varlığını sadece haricen öğrenmesinin tebliğ zorunluluğunu ortadan kaldırmayacağı-
İhtarnamenin borçluya tebliğ edildiğinden söz edilebilmesi için, kredi sözleşmesinde bildirilen adresin değiştirilmiş ve yeni adresin bildirilmemiş olması gerektiği; eğer kredi sözleşmesinde bildirilen adres değiştirilmemiş ise ihtarnamenin Tebligat Kanunu hükümlerine göne usulüne uygun olarak borçluya tebliği gerektiği- Somut olayda; takip dayanağı belgelerin incelenmesinden, borçlunun kredi sözleşmesinde bildirilen adresinin ... olduğu, hesap kat ihtarının “Villa Verde Pansiyon ... ... " adresine tebliğe çıkarıldığı, ihtarnamenin tebliğ edildiği adresin genel kredi sözleşmesinde gösterilen adres olduğu, adresin sürekli kapalı olduğu, muhatap borçlunun adreste ismen tanınmadığı şerhiyle tebligatın iade edildiği, muhatap borçlunun adres değişikliğine ilişkin beyanının bulunmadığı, daha sonrasında icra emrinin ,,,. " adresine tebliğe çıkarıldığı, “muhatap borçlunun çarşıda olduğundan birlikte ikamet eden eşi M.K.’a tebliğ edilmiştir ” şerhiyle usulüne uygun olarak tebliğ edildiğinin anlaşılmış olduğu-
Borçluların gecikme cezası ile ilgili şikayeti yönünden olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği anılan eksikliğin giderilmesi nedeniyle Mahkeme kararının bozulması gerektiği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.