Borçlunun, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebileceği (İİK. mad. 71/1)- İtfa itirazının, İİK.nun 71/1. maddesinde açıklanan nitelikte bir belge veya alacaklının kabul beyanıyla kanıtlanmasının zorunlu olduğu- Alacaklının, tasfiye sözleşmesi yapıldığına dair kabul beyanı bulunmamakta ise de, borçlunun dava dilekçesinde, ibra sözleşmesinin maddelerine atıfta bulunduğu, dilekçenin deliller kısmında ve temyiz dilekçesinde yine bila tarihli tasfiye ve ibra sözleşmesine dayandığı görüldüğünden, uyuşmazlığın çözümünde görevli olan icra mahkemesince, tarafların beyan ve belgeleri sorularak, tarafların gösterdikleri deliller toplandıktan sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, ihtilafın çözümünde genel mahkemelerin görevli olduğu, uyuşmazlığın icra hukuk mahkemesinde incelenemeyeceği gerekçesiyle davanın reddi yönünde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Harçlar Kanunu'nun 32. maddesi gereğince eksik harç tamamlanmadan müteakip işlemler yapılamayacağı ve taşınmazın aynına ilişkin davanın nispi karar ve ilam harcına tabi olduğu- Davalı tarafça, eksik işler bedeli alacağı ile zamanında ve sözleşmeye uygun olarak teslim edilmemesi nedeniyle gecikme tazminatı alacağının bulunduğu savunulduğu, mahsup itirazı niteliğinde olan bu savunma üzerinde mahkemece re'sen durulması, taraflar arasındaki sözleşmede gecikme tazminatı kararlaştırılmamış ise de, BK'nın 106. madde hükmünden kaynaklanan ve sözleşme ilişkisi nedeniyle doğan gecikme tazminatı alacağının koşulları oluşmuş ise miktarı ile; koşulları oluşmuşsa eksik ve ayıplı işler bedeli alacağının hükme en yakın tarihteki piyasa rayiçlerine göre miktarı hesaplattırılıp, her iki alacağı toplamının faizsiz olarak davalı yükleniciye mahkeme veznesine 818 sayılı BK'nın 81. (6098 sayılı TBK'nın 97.) maddesi uyarınca depo ettirilmesi, depo edilen paranın karar kesinleştiğinde arsa sahibine ödenmesi koşulu ile (sözleşme hükümleri de dikkate alınarak) tapu iptali ve tescile karar verilmesi gerektiği-
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı alacak, cezai şart ve gecikme tazminatı- Sözleşmeye konu dükkanın teslimi, bu olmazsa rayiç bedelinin tahsili talep edildiğinden, artık seçimlik ceza talep edilemeyeceği- Arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi, eser sözleşmesi ile birlikte satış vaadi sözleşmesinden oluşan karma bir akit olup eksik işler ve ayıplı imalâtların giderim bedeli, gecikme tazminatı ve cezai şart alacaklarında zamanaşımı süresinin 5 yıl olduğu- Arsa sahibi teslim edilmesi gereken tarihteki gecikilen her ay için zararını davayla isteyebileceğine göre her geçen ay zararının o ayın sona ermesiyle istenebileceği (muaccel hale geleceği)-
Uyuşmazlık, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan sözleşmenin feshini, tapu iptal tescil ve menfi zararların tazmini istemlerine ilişkindir...
Davalı tarafın, davacının gecikme tazminatı borcu nedeniyle, kesinleşmiş mahkeme kararına dayalı alacakları bulunduğunu savunmasının, aynı ilişkiden kaynaklanan alacağa ilişkin olduğundan mahsup itirazı olarak değerlendirilmesi gerektiği- Bu durumda mahkemece, davalının mahsup itirazı dikkate alınarak yapılacak araştırma neticesinde oluşacak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı-
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı gecikme tazminatının tahsili istemi-
Uğranılan kira kaybı şeklinde talep edilen gecikme tazminatının 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu dikkate alınarak, davacının gecikme tazminatı alacağının doğup doğmadığı incelenip, sonucuna uygun bir hüküm kurulması gerektiği- Taraflar arasında daha önce görülen davada, arsa sahibince havuzun yapımı için nama ifa talebinde bulunulduğu ve mahkemece bu istemin kabul edilerek nama ifaya izin verilmesinin yanında; ifanın sağlanabilmesi için avans niteliğinde belirlenen miktarın arsa sahibine ödenmesine karar verildiği, hüküm altına alınan bu bedelin avans niteliğinde olması nedeniyle arsa sahibince bedeli nama ifaya konu iş veya işlerin yapımında yetersiz kalması halinde bakiye kısmın bedelinin tahsili istenebileceğinden, bilirkişiden rapor alınarak, nama ifa kararının kesinleştiği tarihe, havuzun imali için geçebilecek sürenin eklenmesi ile bulunacak tarih itibariyle geçerli serbest piyasa rayiçleri esas alınarak, hesaplanacak havuzun imal bedeline göre karar verilmesi gerektiği-
Davacılardan yalnız üçünün ortaklaşa aldıkları bir hisse bakımından aralarında zorunlu dava arkadaşlığı olduğu, diğer davacılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığından her bir davacı bakımından ayrı ayrı hüküm kurulması gerektiği-
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davası-
Taraflar arasındaki sözleşmenin özel şartlar bölümünde "sözleşme şartlarına uymayan taraf diğer tarafa sözleşme değeri kadar cezai şart ödeyecektir." hükmünün kabul edildiği, hükmedilen bu cezanın BK'nın 158/1. maddesinde düzenlenen ifa yerine geçen seçimlik ceza niteliğinde olduğu, aksi sözleşmede belirtilmedikçe arsa sahibinin, ya borcun ifasını, ya da cezanın ödetilmesini isteyebileceği, cezai şart borçlunun sözleşmedeki edimini, sözleşmeye uygun şekilde yerine getirmesini sağlamak ve buna zorlamak amacıyla kabul edilmiş bir hukuksal baskı aracı olup, seçimlik veya ifaya eklenen türde cezai şartın kararlaştırılabileceği, tarafların, cezai şartı sözleşmeyle birlikte veya sonradan kararlaştırılabileceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.