Re'sen yoksulluk nafakasına hükmedilemeyeceği, davalının yoksulluk nafakasına ilişkin bir talebi bulunmadığı-
Ziynetlerin bir kısmının davacı-davalı koca yanında olduğunun, bir kısmının ise satıldığının davacı-davalı koca tarafından kabul edildiğinin dosya kapsamı ile sabit olduğu, öte yandan davalı-davacı kadının son olayda şiddet gördüğünün ve tarafların bu olay üzerine ayrıldıklarının anlaşıldığı, o halde mahkemece dava konusu ziynetlerin dava tarihi itibarıyla değerinin tespiti için hüküm vermeye uygun şekilde yeniden bilirkişi raporu alınıp sonucuna göre davanın tamamen kabulünün gerekeceği-
2. HD. 14.05.2018 T. E: 1252, K: 6078-
Hüküm altına alınan manevi tazminat için hükmün kesinleştiği tarih yerine dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesinin isabetsiz olduğu- Sürekli ve düzenli geliri bulunan, boşanma yüzünden yoksulluğa düşmeyecek olan davacı-davalı yararına hükmedilen yoksulluk nafakası kararının isabetsiz oluğu-
Karşılıklı Boşanma
Hakim, tazminat miktarını saptarken, bir yandan kişilik hakları zedelenen tarafın, ekonomik ve sosyal durumunu ve boşanmada kusuru bulunup bulunmadığını ve varsa kusur derecesini, fiilin ağırlığını; öbür yandan da, kişilik haklarına saldırıda bulunanın kusur derecesini, ekonomik ve sosyal durumunu göz önünde bulundurmak zorunda olduğundan davacı yararına takdir edilen manevi tazminat miktarı orantısız ve çok olup; daha uygun miktarda tazminat takdiri gerekeceği-
Yapılan yargılama ve toplanan delillerden tarafların kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışları yanında davacı-karşı davalı erkeğin eşini hırsızlıkla suçladığının, eşinin ailesine hakaret ettiğinin ve eşini sürekli aşağıladığının anlaşıldığı, gerçekleşen bu durum karşısında evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduklarının kabulü gerekeceği- Eşit kusurlu eş yararına tazminata hükmedilemeyeceği-
Taraflar arasında gerçekleşen olayların yıkıcı etkisi gözönüne alındığında, evliliğin devamında taraflar ve ortak çocuk yönünden bir yararın kalmadığı, davalının boşanmaya karşı çıkması, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olup davada Türk Medeni Kanunu’nun 166/2. maddesi koşullarının gerçekleştiği-
Davacının emekli maaşı aldığı, 1.432.36 TL olan maaşının 207.20 TL bölümünün nafaka ödemesi için kesildiği, davacının boşandığı eşine yoksulluk nafakası ödediği, kira ödemediği,yeniden evlendiği tespit edildiğinden davacının boşandığı eşine yoksulluk nafakası ödeyecek gelire sahip olduğu; yardım nafakasına muhtaç durumda olmadığı-
8. HD. 28.03.2018 T. E: 2015/22186, K: 10163-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.