6183 Sayılı Kanun hükümleri çerçevesinde konulan hacizlerin, İİK.'nun 106. maddesi gereğince yasal sürede satış istenmemesi nedeniyle düşmeyeceği-
Şikayetçinin; sıra cetveline göre satış bedelinin tamamının şikayet olunan bankaya ödendiğinin, şikayet olunan bankanın alacak bildirimlerinin çelişkili olduğunun, davacının alacağın muvazaalı olduğu iddiasında bulunduğunun ve miktarına itiraz ettiğinin anlaşıldığı, bu iddianın alacağın aslına ilişkin olduğu, alacağın aslına ilişkin bu iddianın çözüm yerinin ise genel mahkemeler olduğu-
Bir alacaklının «sıra cetvelinde pay ayrılan başka bir alacaklının haciz isteme yetkisi gelmeden haciz uyguladığını» ileri sürmede hukuki yararı bulunduğu—
İİK.’ nun 193. maddesi hükmüne göre haciz yoluyla yapılan takipler iflasın açılmasıyla durur, iflas kararının kesinleşmesiyle de düşer. Somut olayda davalının yargılama sırasında iflasına karar verildiği ve kararın kesinleştiği anlaşılmaktadır. Bu durumda yukarda açıklanan yasa hükmü gereğince itirazın iptali davasının dayanağı haciz yoluyla yapılan ilamsız takipte düşmüştür. İcar inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için ortada geçerli bir takibin bulunması gerekir. Davaya konu takip düştüğünden ortada geçerli bir takipten söz edilemez. Mahkemece davacı yararına icra inkâr tazminatına hükmedilmemesinde yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-
Mahkemece, sıra cetvelinde bedeli paylaşıma konu taşınırlar ile şikayetçi ve şikayet olunanın haczettirdiği taşınırların uzman bilirkişi kurulu aracılığı ile gerekirse mahallinde keşif yapılarak tek tek incelenmesi ve aynı olup olmadıkları hususunda açıklamalı rapor alınıp oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesinin gerekeceği-
Mahkemece, süresinde olmadığından şikâyetin reddine karar verildiğine göre, şikâyet olunan lehine vekâlet ücretine hükmedilmesinin gerekeceği-
İcra Mahkemesinde Adalet Bakanlığı'na Ait Depo ve Garajlarda Muhafaza Edilen Mahcuz Mallar İçin Alınacak Ücret Tarifesi Hakkında Tebliğ uyarınca sıra cetvelinde muhafaza bedeli kapsamında belirlenen ve öncelikle ödenen bedelin anılan tarifeye uygun olarak düzenlenip düzenlenmediği denetlendikten sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Sıra cetveline karşı şikâyet yoluna başvurma süresinin «sıra cetvelinin öğrenilme tarihi»nden değil, «sıra cetvelinin tebliğ tarihi»nden itibaren başlayacağı—
Sıra cetveline yönelik şikayetlerde İcra Mahkemesi'nin, önüne gelen şikayetleri sonuçlandırmak ve icra müdürüne bu yönde talimat vermekle görevli olup, düzenlenecek yeni sıra cetvelinde sıra cetvelinin hangi ilkelere göre düzenleneceğini belirtmesi, diğer anlatımla alacaklıların ne miktar için hangi sıralarda yer alması gerektiğini saptaması, hukuka uygun olmayan kısımları göstermesi, bu çerçevede işlem yapılması için icra müdürüne talimat vermesi (İİK. m.17/I) gerektiğinden, sıra cetvelinin iptaline karar vermekle yetinmesinin gerekeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.