Yabancı uyruklu miras bırakanların Türkiye’de bulunan taşınmazlarının intikalini sağlama amacıyla açılan mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkin davalarda hâzinenin mutlaka taraf olacağına ve davanın hazine hasım gösterilerek açılacağına ilişkin olarak yasalarımızda zorlayıcı bir hüküm bulunmamakla birlikte, ıslah yolu ile dahi olsa zorunlu dava arkadaşlığı hali dışında bir davada taraf artırılması mümkün olmadığından hasımsız olarak açılan bir davanın dahili dava yolu ile hasımlı hale getirilmesinin de mümkün olamayacağı-
İdari yargı yerinde idari işlemin iptali halinde, sicilin dayanağı ortadan kalkacağından, davacı Hazinenin kayıtların eski haline getirilmesi istemiyle dava açmakta hukuki yararının bulunduğu ve sicile yönelik olduğundan, davaya bakma görevinin idari yargının değil adli yargının olacağı-
Kurumların aktifinde en az iki tam yıl süreyle bulunan iştirak hisseleri ile taşınmazların satışının (ihalesinin) KDV den istisna olduğu, bu satışların müzayede suretiyle gerçekleşmesinin belirtilen duruma etkisinin olmadığı (3065 s. K. mad. 17), şirketlerin de kurum kavramının içinde yer aldığı- İcra müdürünün tapu harçları konusunda karar verme yetkisinin olmadığı-
Tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteği-
Kamu tüzel kişilerinin yasalar tarafından kendilerine verilen görev ve yetkileri kullanması sırasında oluşan zararlar niteliği itibariyle hizmet kusurundan kaynaklanan zararlar olup, bu zararların tazmini amacıyla anılan idarelere karşı hizmet kusurlarına dayalı olarak İdari Yargılama Usulü Hakkındaki Kanun’un 2. maddesi hükmü uyarınca idari yargı yerinde tam yargı davası ikame edilmesi gerekeceği, o halde mahkemece, hizmet kusuruna dayanılarak davalı Belediye aleyhine açılmış olan bu davada, HMK 114/b maddesi gereğince yargı yolu caiz olmadığından HMK 115/2.maddesi gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine kararı verilmesi gerekeceği-
Karayolları Trafik Kanunu 10. maddesine göre yapım ve bakımından sorumlu olduğu yolları trafik düzeni ve güvenliğini sağlayacak durumda bulundurmanın ve Belediyeler Kanunu’nun 15. maddesi uyarınca, kanunların belediyelere verdiği trafik düzenlemesinin gerektirdiği bütün işleri yürütmenin belediyelerin görevleri arasında olduğu, Belediyelerin bu mecburi kamu görevi dolayısıyla meydana gelen zararlar, hizmet kusuru sonucu doğmuş zararlardan sayılacağından, bu tür tazminat davalarının çözümlenme yerinin de idari yargı mercii olması gerekeceği, bu itibarla, idari yargı görevli olduğundan mahkemece HMK 114/2 maddesi gereğince yargı yolunun caiz olmaması nedeniyle HMK 115/2 maddesi gereğince davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekeceği-
Davacı önce mirasçılık belgesi almış olsa da, hasımlı mirasçılık belgesi verilmesini isteyebileceği-
Trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemi-
K.li evrakın zayii nedeniyle iptali ve ödeme yasağı konulmasına ilişkin uyuşmazlık, HMK.nun 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmesinden sonra açılan çekişmesiz yargı işi niteliğinde olup sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu-
Taraflar arasındaki muarazanın men'i, tesbit davası-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.