Taşkın kullanma belirlendiği takdirde elatmanın tamamen ortadan kaldırması veya tahammül sınırları içerisine çekilebilmesi için ne gibi önlemlerin alınması gerektiği bilirkişiler aracılığı ile tespit edilerek, tarafların yarar ve çıkar dengelerini gözetilerek bunların en uygununa karar verilmesinin gerekeceği-
492 sayılı Harçlar Kanunu, harcın alınmasını veya tamamlanmasını tarafların isteklerine bırakmayıp, anılan hususun (temyiz edenin sıfatına bakılmaksızın) mahkemece kendiliğinden gözetileceğini düzenlediğinden ve buyurucu nitelikteki 32. maddesinde yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılamayacağını öngördüğünden, mahkemece sadece ecrimisil bedeli esas alınmak suretiyle karar ve ilam harcı alınmasının, el atmanın önlenmesi yönünden nisbi harç alınmaksızın davanın ikamesi ve yürütülmesinin yasal olarak olanaklı olmadığı, bu durumda öncelikle keşifte hazır bulunan bilirkişilerden ek rapor alınmak suretiyle taşınmazlarda el atılan kısımların değerinin tespitinin sağlanması, bu değer üzerinden nispi peşin harcın alınması, bu zorunluluk yerine getirildiği takdirde davaya devam edilmesi gerekeceği-
Kural olarak; kadim yolların ve kapanmamış yolların zilyetlikle iktisabının mümkün olmadığı, ancak, kadastroda yol olarak belirlenen yerler ile kapanmış yolların koşulları oluştuğu taktirde zilyetlikle kazanılmasının olanaklı olduğu, bundan ayrı, ıslah yoluyla davanın tarafının değiştirilmesinin kural olarak mümkün olmadığı, ancak, TMK.nun 713/1. maddesine dayalı tescil davalarında, aynı kanunun 713/3. maddesi uyarınca Hazine ve ilgili kamu tüzel kişiliği yasal hasım olduğundan ve bu tür davalar kamusal yönü ağırlıklı davalardan olması nedeniyle istisnai olarak ıslah yoluyla her zaman doğru hasıma davanın yöneltilmesinin mümkün olabileceği, hatta davada taraf gösterilmese dahi sonradan davanın bunlara yöneltilmesinin ve taraf teşkilinin sağlanmasının mümkün olduğu-
Davalı ile dava dışı kişiler arasındaki sözleşmenin, tarafı olmayan ve yapılan inşaattan zarar gören davacı için hüküm ifade edemeyeceğinden; dava konusu taşınmazların tedavül kayıtlarının getirtilmesi, eski hale getirme bedelinin tahsili isteği yönünden taşınmazların davacı tarafından temlik edildiğinin belirlenmesi halinde HMK. mad. 125 uyarınca işlem yapılması halen davacı adına kayıtlı taşınmazlar ile ilgili eski hale getirme bedelinin tahsili isteği yönünden inceleme yapılması, bu parseller ile birlikte, davacı tarafından temlik edildiği belirlenen parseller hakkında da işin esasına girilerek soruşturmanın tamamlanması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Müşterek mülkiyet konusu taşınmazın tamamını kullanan davalı-nın davacıya ecrimisil ödemesinin, davalının işgalinin haksız olduğunun kanıtı olduğu -
6. HD. 03.05.2016 T. E: 1931, K: 3590-
Davacıların ecrimisil talebini atiye terk etmeleri nedeniyle mahkemece karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurulması sebebiyle davalılar yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği-
Ecrimisil isteği-
Bir davada zamanaşımı ya da hak düşürücü sürenin geçtiği iddiası varsa, bu savunma sebebinin HUMK. m. 77 ve 221 gereğince diğer itiraz ve defilerden önce incelenmesi gerekeceği, çünkü, zamanaşımı definin ya da hak düşürücü süre itirazının kabulü halinde bu nedenle dava reddedileceğinden, artık diğer itiraz ve defilerin incelenmesine gerek kalmayacağı, kaldı ki hak düşürücü süre mahkemece kendiliğinden inceleneceğinden bu konuda tarafların itirazlarının bulunup bulunmamasının da önemli olmayacağı-
Çaplı taşınmazda el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemi-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.